Necdet Buluz : Amerika,
IŞİD’den neden vaz geçmiyor ?..
IŞİD konusunda daha önce yazdığımız yazılarda şu vurguyu yapmıştık
anımsayalım:
“IŞİD, bir Amerikan projesidir. IŞİD bahanesi ile Irak ve Suriye
üzerinde hesaplar yapılmış, Ortadoğu coğrafyasında Amerika’nın rahat hareket
etmesinin de önü açılmıştır. Amerika gibi bir süper gücün bugüne kadar IŞİD ile
mücadelede başarıya ulaşamamış olması düşünülemez. IŞİD’ın varlığı, Amerika’nın
da Ortadoğu’daki varlığını pekiştirmektedir.”
Irak’da birden bire ortaya çıkan ve kısa zamanda Ortadoğu’da adını
duyuran, Amerika tarafından da “baş düşman” ilan edilen IŞİD ile yıllardır
mücadele ediliyor. Ancak, dikkat edilecek olursa “baş düşman” ile halen başa
çıkılamadı. Bu da kafalardaki soru işaretlerini artırıyor.
Bu terör örgütü alınan bütün önlemlere ve yapılan mücadeleye
rağmen bugün hala ayakta kalmayı başarmıştır. Bu nasıl oluyor?
Suriye’de ABD ve Rusya arasındaki hava sahası mücadelesi devam
ediyor. Bu mücadelenin ileride nasıl sonuçlanacağını şimdiden kestirmek oldukça
güç. İki süper gücün sonuç ne olursa olsun Suriye’den çekilmeye niyetli
olmadığını görmekteyiz.
Geçenlerde ABD Başkanı Trump, Türkiye’ye terörle mücadeledeki
kararlılığı nedeni ile teşekkür etmişti. Bu teşekkür konusu bazı uzmanlar
tarafından çeşitli şekillerde yorumlanmıştı.
ABD’nin açıkladığı terör raporunda Türkiye’ye terörle mücadelede
hava sahasını açtığı için teşekkür edildiğine dikkat çeken Türkiye Emekli
Subaylar Derneği (TESUD) Başkanı emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş,
Rusya’nın Suriye’ye konuşlandıracağı S-300’lerle Suriye hava sahasına bir önlem
alacağını belirtti. ABD’nin YPG terör örgütünün bölgesinde kalan IŞİD terör
örgütüne de dokunmadığını ifade eden Karakuş, “Hem oradaki IŞİD yuvalarını
korumuş oluyor, hem de böylelikle silah yardımını meşrulaştırıyor ABD. ABD
Suriye’de çok tehlikeli bir oyun içinde” dedi.
Yazımızın başlığına aldığımız “Amerika, IŞİD’den neden vaz
geçmiyor?” sorusunun yanıtını da yine Erdoğan Karakuş’tan alalım:
“ABD terör örgütüne bilerek dokunmuyor. IŞİD Suriye’nin doğusunda.
PYD’yi silahlandırırken buraya yönelik bir çatışma için yaptığını savunuyor
ABD’li yetkililer. Bunu bilerek yapıyorlar. İki yönlü, hem PKK-PYD’ye yapılan
yardım bu şekilde bir anlamda meşrulaşıyor, hem de oraya saldırmayarak,
Suriye’de bulunma nedenim IŞİD diyor. Dünyaya da böyle bir propaganda
yapılıyor. Suriye’den çekilmemesini de bu şekilde anlatıyor ABD. Ben PYD’ye
silah yardımı yapıyorum ama orada IŞİD var diyor. Bir üçüncüsü de Suriye
rejiminin oraya müdahale etmesini de engelliyor. IŞİD’in çevresini PYD sarmış
durumda. IŞİD nedeniyle gelmeye kalkarlarsa bunu da engellemiş oluyor. Üç
noktayı kendine göre kullanıyor ABD. Durum ve şarta bağlı olarak hareket
ediyorlar. Sonuçta Suriye’de merkezi hükümetin her yeri ele geçirmesini
istemiyorlar. IŞİD’in yaşaması ABD’nin Suriye’ye müdahalesini beraberinde
getiriyor sonuçta.”
Sorun, Suriye’de ve bölgede sadece YPG/ PKK sorunu değil. Gizli
sorun olarak IŞİD’ın da karşımıza çıkabileceğini hesap etmeliyiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son açıklamasında Fırat’ın Doğusundaki
gelişmelere değinerek, buradaki terör yuvalarının temizleneceğini söyledi ama,
IİŞİD’ın varlığından söz etmedi.
“ABD, Suriye’nin kuzeyinde yaklaşık 19 bin TIR’ı YPG/ PYD’ye
gönderdi, bunlar kime karşı kullanacak? Sizden paramızla silah istedik
vermediniz. Ama bunları terör örgütüne gönderiyorsunuz. Fırat’ın doğusunda
terör koridorunu sonlandırmaya kararlıyız. Bunları dilimiz döndüğümüz kadar
anlatacağız. Ekonomik savaş bunlardan kopuk değil, hepsi bunlarla iç içe.”
Zaten baştan bu yana bizim de söylediğimiz budur. Suriye’deki
terör örgütleri Türkiye için tehdit oluşturuyor. Bu tehditlerin ortadan
kaldırılması şart. Eğer, Amerika IŞİD’ı da koruyor ve kolluyorsa gelecekte bu
terör örgütü yine başımıza bela olmayacak mıdır?
Amerika’nın özellikle Suriye’de çok yönlü politikalar ürettiğini,
Türkiye için de tehlikeli adımlar attığını açık biçimde görmekteyiz. Bu nedenle
Amerika ile adımlarımızı çok daha dikkatli biçimde atmak ve çıkarlarımızı hep
ön planda tutmak durumundayız.
Özetleyelim:
Suriye sorunu kolaylıkla bitmeyecek. Bu da bizim daha çok başımızı
ağrıtacak gibi görünüyor. Ard arda oluşan gelişmeler, sınır boylarımızdaki
tehlike alanının daha da genişleyebileceğini gösteriyor.
E-POSTA : necdetbuluz@gmail.com