MOSSAD iddianamesi : MİT adını kullanarak istihbarat topladılar
MOSSAD adına Türkiye’de faaliyet yürüttüğü iddia edilen 16 şüpheli hakkında yazılan iddianamede önemli ayrıntılar yer aldı. Kendilerini Türk istihbaratçı olarak tanıtan MOSSAD elemanlarının, Türkiye’deki ÖSO’culardan Suriye’deki Rusya, İran ve Suriye ordu güçleri hakkında bilgi topladığı anlaşıldı.
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT)’in 1 yıllık fiziki ve teknik takibi sonucunda İsrail İstihbarat Servisi (MOSSAD) adına Türkiye’de faaliyet yürüttüğü iddia edilen 16 şüpheli, 21 Ekim 2021’de düzenlenen operasyonlarla yakalanmıştı. Şüpheliler sorgularının ardından sevkedildikleri mahkemece tutuklanmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede önemli bulgulara yer verildi. İsrail vatandaşı ve MOSSAD’ın saha sorumlusu olduğu belirlenen Ahmad Zaid isimli şahsın Türkiye’deki şebekeyi Almanya’dan idare ettiği belirlendi. Ahmad Zaid, maddi menfaat sağlayarak Türkiye’ye yasal ya da yasa dışı yollarla gelen Filistin ve Suriye kökenli 16 kişiyi, Türkiye’deki Filistinli grupları ve öğrencileri izlemeye yönlendirdi. Ayrıca bu kişilerden para karşılığında Suriye’deki gelişmelerle ilgili bilgi toplamalarını istedi.
CANLI KURYE
Suriye Halep doğumlu Abdulkadir Barakat isimli şahsın, MOSSAD saha sorumlusu Ahmad Zaid’in Türkiye içindeki canlı kuryesi olduğu tespit edildi. Zaid’in istihbarat karşılığında yaptığı ödemelerin Abdulkadir Barakat üzerinden diğer 15 kişiye iletildiği belirlendi. İddianameye göre Barakat, MOSSAD’ın izleme ve fişleme faaliyetleri karşılığında casuslara gönderdiği ödemeleri çeşitli havale ofislerinden, Western Union’dan ya da Bitcoin yöntemiyle alarak sahadaki casuslara fiziki olarak iletmekle görevliydi. Abdülkadir Barakat’ın amiri olan Ahmad Zaid ile özel şifreli e-posta uygulamaları üzerinden haberleştiği tespit edildi.
FİLİSTİN DOSTU GİBİ DAVRANDILAR
İddianamede Almanya’da yaşayan MOSSAD alan sorumlusu Ahmad Zaid’in casuslaştırdığı kişilere kendisini Filistin dostu, Yaser Arafat’ın tanıdığı, Hamas sempatizanı gibi göstererek yaklaştığı vurgulandı. Türkiye’de okuyan ya da ikamet eden Filistinlilerin ve Filistinlilerin bir araya geldiği derneklerin faaliyetlerini takip eden, aralarına elemanlar yerleştiren Zaid’in, casus adaylarını, ‘Bu derneklere ve öğrencilere Avrupa’dan yardım almak için bilgi topluyoruz’ söylemiyle şebekeye dahil ettiği öğrenildi. Bu kişilerin zamanla tehdit, şantaj ya da maddi menfaatle MOSSAD adına bilgi topladıkları anlaşıldı. Ahmad Zaid’in Türkiye’deki MOSSAD şebekesi üzerinden topladığı bilgiler sonucu Gazze ve Batı Şeria’da bazı Filistinlilerin İsrail tarafından tutuklandığı belirlendi.
KAMERALI GÖZLÜK
Tutuklu yargılanan şüphelilerden Filistinli Abdelrahman Abunawah’ın, kendisini Hamas militanı “Abu Ahmad” olarak tanıtan MOSSAD şefi Ahmad Zaid’in talimatları doğrultusunda “Wifi Collector” isimli uygulamayla Filistinlilerin bulunduğu bölgelerdeki kablosuz internet ağlarını tespit ederek ilettiği, kameralı gözlük kullanarak gittiği yerlerden görüntü aktardığı iddia edildi. Şüphelinin özellikle İstanbul’da yaşayan Filistinli din adamı Ashraf Hasan hakkında bilgi topladığı tespit edildi. Ashraf Hasan’ın güvenini kazanan şüpheli Abunawah, ondan elde ettiği bilgileri Almanya’daki Ahmad Zaid’e iletti.
İSRAİL’E ÇALIŞAN ÖSO’CU
İddianamede en dikkat çekici konulardan biri de İsrail-Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ilişkisine dair. MOSSAD, kendisine Türk istihbaratı süsü vererek Suriye’daki gelişmeler hakkında bilgi topladı. İddianameye göre Suriyeli şüphelilerden Abdülhakim Alzaamil; Suriye’deki Rusya, İran ve Suriye devlet güçlerine ait bilgileri bölgedeki kaynaklarından öğrenerek MOSSAD’a aktardı. Şüpheli savcılık ifadesinde, “Dera Devrimci Heyeti” isimli örgüt üzerinden ÖSO’ya katıldığını, örgüt içinde “Ebu Cevad” kod adını kullandığını ve 2018 yılında yasa dışı yollardan Türkiye’ye geldiğini kabul etti. Abdülhakim Alzaamil’in MOSSAD’la bağını kuran ise Suriye Araştırma Merkezi isimli kuruluştan Suriye-Dera doğumlu Mudar Elraşdan. Bu kişinin kendisini Türk istihbaratıyla dost olarak tanıttığı, yine kendisini Türk istihbaratçısı olarak tanıtan Ebu Hüseyin kod adlı kişiyle Alzaamil’i buluşturduğu iddia edildi. Ebu Hüseyin’in Alzaamil’den Suriye’de devlet güçleri, Rusya, İran, PKK ve DEAŞ’ın faaliyetleri hakkında bilgi toplamasını istediği tespit edildi. Suriye’de Rus ordusunun kullanımında olan Hmeymim Hava Üssü’yle ilgili de bilgi toplandığı öğrenildi.
GİZEMLİ ALMAN
Şüphelilerden Türkiye’de tıp fakiltesinde okuyan Filistinli Mohammed Salhab’ın İsviçre’ye giderek MOSSAD saha sorumlusu Ahmad Zaid ve Zaid’in de amiri olduğu anlaşılan Almanya’da yaşayan Mark Consul isimli şahısla buluştuğu tespit edildi. Zaid’in kendisini Mohammed Salhab’a Filistin eski Devlet Başkanı Yaser Arafat’ın yakını olarak tanıttığı, Filistin Kurtuluş Örgütü içinde önemli bir konumdaymış gibi davranarak Salhab’ın güvenini kazandığı belirlendi. Ajanlaştırılan ve Filistinli öğrenciler ve dernekler hakkında çok sayıda bilgiyi Zaid üzerinden MOSSAD’a aktaran Mohammed Salhab daha sonra Ahmad Zaid tarafından Avrupa Birliği’nde çalıştığını söyleyen ve İngilizce konuşan Mark Consul isimli kişiyle tanıştırıldı. Daha önce Avrupa’ya Erasmus için seyahat etmek istediğinde vize alamayan Salhab, Mark Consul’un araya girmesiyle 1 saatte İsviçre vizesi aldı. İsviçre’de Mark Consul ve Ahmed Zaid ile buluşan şüpheli, Türkiye’deki Filistinlilerle ilgili Mark Consul’a ayrıntılı bilgiler vermeye ve karşılığında ödeme almaya devam etti. Şüpheli ifadesinde bu yapının içinden ayrılmak istediğinde Consul’un kendisini ailesini hapse atmakla tehdit ettiğini iddia etti.
İNSAN KAYNAKLARI FİŞLEME İÇİN KULLANILDI
İddianamede MOSSAD’ın “Think Hire” isimli şirketin insan kaynakları birimi üzerinden istihbarat topladığı bilgisine yer verildi. Şüpheli Filistinli Raed Ghazal, ifadesinde bu şirketin insan kaynakları bölümünde çalıştığını, iş başvurusu yapan ve kendisiyle mülakata gelen Filistinli kişilere ait bilgileri Omar isimli Filistinli ya da Ürdünlü bir şahsa ücret karşılığında verdiğini kabul etti.
CASUSLUK SUÇU
İddianamenin sonuç bölümünde “Türkiye’de ikamet etmekte olan şahıs ya da toplulukların hedef alındığı, bu kişiler üzerinden devletin iç veya dış menfaatlerinin tehlikeye atıldığı, gizli yöntemlerle bilgilerin temin edildiği, temin edilen bilgilerin servis edilerek karşılığında maddi menfaat sağlandığı, şüphelilerin yurt dışı kaynaklı kurum ya da kuruluşlarca maddi menfaat karşılığında organizasyonun içine çekildiği, para transferlerinin olağan olmayan yöntemlerle gerçekleştirildiği, temin edilen bilgilerin de gizli yöntemlerle aktarıldığı, uluslararası ilişkiler dahilinde milli menfaatlerin zarar görebileceği şekilde faaliyetlerin icra edildiği, ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere bu faaliyetlerin Türk Ceza Kanununda düzenlenen 328. Madde altındaki suçu oluşturduğu sonucuna varıldığı anlaşılmıştır.” değerlendirmesi yapıldı. İlgili madde siyasi ve askeri casusluk suçunu düzenliyor ve 15 ile 20 yıl arasında hapis cezası öngörüyor.
DAVA NE DURUMDA?
İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, sanıkların savunmalarının alınmasına devam ediliyor. 7 Nisan tarihinde görülen son celsede 16 sanığın tahliye talepleri reddedildi. Sanıkların kimlik bilgilerinin iletildiği Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK)’tan rapor istendi. Daha önceki celselerde sanık avukatlarının gizlilik talebini reddeden heyet, dijital verilerin incelenmesi için duruşmayı 1 Temmuz’a erteledi. Bazı sanıklar MİT tarafından işkence gördüklerini iddia ederken, 3 sanığın avukatlığını yapan Av. Ali Çınar, işkence ve darp iddialarıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduklarını söyledi.
MOSSAD’IN İZLEDİĞİ FİLİSTİNLİ DERNEKLER
İddianameye göre MOSSAD’ın Türkiye’deki şebekesi üzerinden bilgi topladığı kuruluşlar şunlar:
Maarif Derneği, Sebil Vakfı, Ümmet Vakfı, Meşale Derneği, Minberi Aksa Derneği, Darülselam Derneği, Filistinli Öğrenci Evi, Al Hikmet Derneği, Uluslararası Marmara Eğitim Danışmanlığı.