TERÖRLE MÜCADELE

TERÖRLE MÜCADELE DOSYASI : AK PARTİ'İNİN PKK İLE MÜCADELESİNDE ŞEMDİNLİ FAKTÖRÜ


YILMAZ ÖZDİL: Şemdinli


14 Ağustos’u 15 Ağustos’a bağlayan
gece…


Abdullah Ekinci, kendisine bağlı
militanları topladı.


Pkk’nın kurucularındandı, kod adı
“gözlüklü Ali”ydi.


“Silahlı propagandaya
başlıyoruz, Şemdinli’yi basacağız” dedi.


Planı detaylarıyla açıkladı.


Grubu ikiye ayırmıştı, birincisi
saldırı grubuydu, diğeri ajitasyon grubuydu, herkesin ne yapacağını tek tek anlattı.


Önce saldırı grubu hareket edecek,
beş dakika sonra öbür grup devreye girecekti.


Eylem saati tam 21.30’du.


Dağıldılar.


15 Ağustos saat 20’de, Berarej
mevkiinde ceviz ağacının altında toplandılar.


Gündüzün kavurucu sıcağı ayaza
dönmüştü, hava zifiri karanlıktı.


Saat 21.10’da Şemdinli girişindeki
trafonun yanına geldiler, “hacı” kod adlı Seferi Yılmaz’la
buluştular.


Şemdinli’yi avucunun içi gibi bilen
Seferi Yılmaz, başka bölgelerden gelen teröristlere kılavuzluk yapacaktı,
önlerine düştü.


Saldırı grubunun yarısını, karakolun
karşısındaki caminin yanına, duvar kenarına yerleştirdi.


Geriye kalanları, inşaat halindeki
askerlik şubesine götürdü.


İnşaata girdiler.


İçerde beş altı işçi yatıyordu.


Korkmayın, size bir şey yapmayacağız
dediler, başlarına silahlı bir nöbetçi bırakıp, çatıya çıktılar.


Ellerinde roketatar, Belçika yapımı
Nato piyade tüfeği G1, Sovyet yapımı, ayaklı, uzun namlulu, Diktiriyof tabir
edilen, makineli tüfek PK vardı.


En önce roketatarın tetiğine
bastılar, subay gazinosu vuruldu.


Ardından yaylım ateş başladı.


Aşağıdan yukardan, sınır tabur
komutanlığı, ilçe bölük komutanlığı, subay gazinosu hedef alındı.


Aralıksız beş dakika sürdü.


Saldırı grubu geri çekilirken,
ajitasyon grubu kahvehanelere daldı, “Kürdistan’ı kurduk, yaşasın
PKK” sloganları atarak, vatandaşlara bildiri dağıttı.


Hepbirlikte geri çekildiler, gene
trafonun yanında buluştular.


Her şey 10 dakika içinde olup
bitmişti.


Şemdinli’den ayrılmadan önce, bombalı
pankart astılar.


Üzerinde Kürtçe “halka duyuru,
tüm yollar mayınlıdır” yazıyordu.


*


Milattı bu.


İhanetin miladı.


*


Türkiye Cumhuriyeti devleti, 15
Ağustos 1984 gecesi saat 21.30’da, tarihinde ilk kez bölücü terör örgütü
tarafından vuruldu.


Eruh ve Şemdinli eşzamanlı olarak
basıldı.


*


Eruh’ta er Süleyman Aydın şehit oldu.


Bölücü teröre verdiğimiz ilk şehitti.


Bu nedenle, Şemdinli önemsenmedi,
zamanla unutuldu, toplumsal hafızada sadece “Eruh baskını” kaldı.


*


Şemdinli’den bahsetmeyip, Eruh
baskınını önemsemek, Pkk’nın da işine geliyordu.


Çünkü, Eruh baskınını Pkk’nın rol
model aldığı, heykelini bile diktiği Mahsum Korkmaz gerçekleştirmişti.


*


Halbuki…


Türk milleti, 15 Ağustos 1984 gecesi
bir değil, iki şehit vermişti!


*


Şemdinli baskınında, jandarma
astsubay çavuş Memiş Arıbaş ağır yaralanmıştı.


1963 doğumluydu.


Aksaraylı’ydı.


Helikopterle koma halinde Van’a
götürüldü, oradan uçakla GATA’ya kaldırıldı ama, beş gün dayanabildi, son
nefesini verdi.


Baba ocağındaki kabrinde, şehadet
tarihi olarak “15 Ağustos 1984” yazıyor.


*


E, bakıyoruz bugün…


*


Memiş Arıbaş’ın mezun olduğu astsubay
okulu kapatıldı.


Memiş Arıbaş’ın mensubu olduğu
jandarma genel komutanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nden koparıldı, adeta
belediye zabıtası yapıldı.


Memiş Arıbaş’ın kaldırıldığı GATA’yı
padişah abdülhamid’in hastanesi yaptılar, türbanlı biyokimyagere devrettiler.


Ve…


Memiş Arıbaş’ı Şemdinli’de şehit
eden, tarihteki ilk pkk baskınında kılavuzluk yapan “hacı” kod adlı
Seferi Yılmaz, şu anda Şemdinli’de belediye başkanı!


*


Hâlâ deniyor ki, hesap soracağız,
kanları yerde kalmayacak filan…


Hastirin ordan!