TERÖRLE MÜCADELE DOSYASI /// Altay Tokat : HDP, PKK’nın siyasi organıdır ve APO’ya ‘Terörist’ diyemez

Altay Tokat : HDP, PKK’nın siyasi organıdır ve APO’ya ‘Terörist’ diyemez

Seçimin Mayıs 2023’te yapılacağı kesinleşti. Seçim çalışmaları yoğunlaşarak ve zaman zamanda gerginleşerek devam edeceğini söyleyebiliriz. Bu kapsamda Türkiye’yi bölüp parçalamayı hedefleyen, Marksist-Leninist ideolojiye sahip bir terör örgütü olan PKK’nın siyasi uzantısı olan HDP ile yakınlaşma veya iş birliği yaparak Kürt vatandaşlarımızın oylarını alabileceğini zanneden bazı partilerin yakınlaşma çabalarını tehlikeli ve PKK’nın ekmeğine yağ sürmekten başka bir fayda sağlamayacağını değerlendiriyorum.

PKK, Türkiye üzerinde emelleri olan dış güçlerin taşeronudur. Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olamaz. Kürt vatandaşlarımızın çoğunluğu PKK’yı sevmez. Bununla beraber, halkın çoğunluğunun güvenliği sağlanamadığı için PKK’nın ajitasyon yani; şiddet temelinde baskıları ve toprak ağalığından kaynaklanan ortamdan dolayı, PKK’nın isteklerine uymak zorunda kalıyorlar.  Kürt vatandaşlarımızın gönüllülük temelinde oluşturulan Korucu Sistemi ve korucularımızın PKK teröristlerine karşı amansız ve kahramanca mücadelesi PKK ve PKK ile organik bağı HDP’nin Kürt vatandaşlarımızı temsil edemeyeceğinin somut kanıtı değil midir? 

Doğal olarak Kürt vatandaşlarımızın ekonomik, sosyal ve idari sorunları vardır. Ama PKK Bölücü Terör sorunundan ayrıdır. Bu iki sorunu beraber görmek PKK’nın tuzağına düşmektir. Bölücü PKK ile müzakere ve oy kaygısıyla da yakınlaşmak  gaflet, dalalet hatta hıyanete uzanır. HDP’nin dezenformasyon ve içi boş beyanlarına inanmak yanlıştır.  HDP’nin eylemlerine bakın; Kandile gidiyorlar, teröristlerle kucaklaşıyorlar, Belediye imkanlarından dağ kadrosundaki teröristlere resmi araçlarla lojistik destek sağlanıyor ve PKK’nın askerlik şubesi gibi faaliyette bulunuyorlar. Bu durumda HDP’nin PKK ile organik bağı yok mu diyeceğiz? 

HDP, “PKK Bölücü Terör Örgütüdür. APO da teröristtir” anlamında bir açıklama yapsın da görelim. HDP bunu yapamaz. Çünkü PKK’nın kuklasıdır. İmralı veya Kandil’den talimat alır ve buna göre hareket eder. Bunu kendileri de biliyor ama siyaset yaptıkları için demokrasiden bahsediyorlar. Ülkeyi bölmeye çalışan PKK’ya bağımlı olan HDP’nin demokrasiden bahsetmesine inanan zavallı ve cahillere acıyorum.

Meşhur ve onur kırıcı müzakere sürecinin sadece PKK’nın işine yaradığını ve olumlu bir gelişme sağlamadığını gördük. Oy kaygılarıyla benzer bir hareket tarzı hem işe yaramaz, PKK’ya güç kazandırır. Ayrıca ikinci hatayı yapanların suç işlediklerini ve felakete zemin hazırlayacağını bilmeleri gerekir.

PKK İLE BÖLGEDE MÜCADELE ETMİŞ  ŞEHİT, GAZİ VE KAHRAMANLARIMIZIN  OY POTANSİYELİNİN İKİ MİLYONU GEÇTİĞİNİ SİYASİ PARTİLERE HATIRLATIYORUM !

PKK teröristleri ile bölgede mücadele etmiş kahramanlarımızın ve yakınlarının oy potansiyeli dikkate alınmaksızın HDP’nin oylarını almak amacıyla PKK ile yakınlık kuran, taviz veren siyasetçiler yanlış ve tehlikeli bir politika izlediklerini ve PKK ile savaşanların tepkisine muhatap olacaklarını söylüyorum ve uyarıyorum. PKK’lı teröristle mücadele eden ve yanında arkadaşının şehit olduğunu yaşayan, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü için gözünü kırpmadan hayatını risk eden kahramanların komutanlığını yapmış bir general olarak HDP üzerinden PKK’ya yakınlaşmanın uzun vadede bölünme tehlikesini artıracağını değerlendiriyorum ve bu kahraman arkadaşlarımın benim gibi düşündüklerine gönülden inanıyorum. Partilerimizin bu çerçevede hareket etmelerini öneriyorum. Aksi takdirde şehit, gazi ve kahramanlarımızın vebal ve günahları altında kalacakları kanısındayım.

PKK’nın kontrolündeki HDP’nin Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosunda at oynatmalarına ve buna demokrasi diyerek göz yumanlara yani Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasına yönelik tehdidi doğru algılayamayanlara hayret ediyorum. HDP üzerinden PKK’ya taviz vermek yerine, bölücü tehdit ve tehlikenin bekamıza yöneldiği halkımıza anlatılırsa halkımız doğrulara yönelir. Aynı zamanda, PKK ve HDP’ye ağır darbe vurulur ve PKK’nın kökünün kazınmasının yolu da açılır.

Bu bağlamda HDP’nin hazine yardımına bloke konulması çok doğrudur ve Parti de kapatılmalıdır. Demokrasilerde parti kapatılmaz ve hazine yardımı kesilmez demek yanlıştır. Demokrasilerde ülkenin bölünmez bütünlüğüne yönelik tehdit düşman olarak algılanarak mücadele edilir, taviz verilmez. Siyasi arenada kilit pozisyona kesinlikle getirilmez. Ayrıca Türkiye’nin demokrasi ile yönetilmediği ve ağırlıklı olarak şeriat rejiminin rol oynadığını söyleyebiliriz.

HDP EŞ GENEL BAŞKANININ TELE1′ DE İTİRAFI VE ÜLTİMATOMU!!!

Bir ara Eş Genel Başkana ; HDP’nin PKK ile mesafeli olması gerekir diyorlar. Ne düşünüyorsunuz ? anlamında bir soru yönetildi. Eş genel Başkanı bu soruya bir yanıt vermedi ve gülümseyerek geçiştirdi. Böylece, HDP’nin PKK ile organik bağının olduğuna kısmen değinmiştir.

Bu soru sorulduğunda HDP’nin PKK ile bir bağlantısı yoktur. Biz legal bir partiyiz. PKK ise bölücü terörist bir örgüttür şeklinde bir beyanda bulunamadı, bulunamaz çünkü; HDP, PKK’nın kontrolünde olan bir partidir. Konu son derece açık ve net olmasına rağmen HDP’yi normal bir parti görenleri çok anlayışsız ve öngörüsüz görüyorum.

Programın sonlarına doğru Eş Genel Başkanının hükümete ve devlete sözde ültimatom vermesi de çok şaşırtıcı olmuştur. Eş Genel Başkan Kürt sorunu siyaset yöntemiyle, çatışma zihniyetinden uzaklaşılmalı yani müzakere süreci tekrar başlasın, güvenlikli yaklaşımın terk edilerek diyalog  ve müzakere yöntemini  öneriyoruz. Bu yöntemi kabul ettiğini açıklasın gerisi gelir demesi çok anlamlı, küstahça yapılan bir beyandır.

Eş Genel Başkan Yerel Demokrasi istediklerini ifade etti. Yerel demokrasi demek  özerklik ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Ulus-Devlet yapısının bozulması anlamına gelir. Ulus- Devlet yapısı; Tek Vatan, Tek Bayrak, Tek Dil, Tek Devlet’i kapsar ve kavrar. PKK bu yapılanmayı reddeder. Biz evet mi diyelim? HDP’ye inanalım mı? İnananlar olabilir ama ben asla. Çünkü ben yıllarca PKK teröristleri ile savaştım. Onları çok yakından tanırım. Toplantılarında İstiklal Marşını söylemeyen Türk Bayrağını kullanmayan, Atatürk’ün resmini asmayanların sözlerine inananlar tuzağa düşeceklerini bilsinler. Eş Başkana yönetmen madem böyle düşünüyorsunuz. PKK kayıtsız şartsız silah bıraksın veya teslim etmesi gerekmez mi? şeklinde bir soru sormadı. 

Dağlarda PKK teröristleri ile kıyasıya mücadele edilsin, HDP cirit atsın. Bunu göremeyen, anlayamayan lütfen konuşmasın kamuoyunu da yanlış yönlendirmesin., TELE1, HDP  Genel Başkanını programa çıkararak büyük ölçüde hatalı davranmıştır kanaatindeyim. Sözlere, açıklamalara ve söylemlere göre değil yapılan işlere göre değerlendirme yapalım. Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz. Dindarlar değil dincilere yakınlık gösterenlere ve aynı zamanda PKK’ya sempati duyanlara her zaman karşıyım. Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası için hepimiz böyle olmalıyız.

PKK, yaşıyor olduğunuz bütün sorunların tetikleyicisidir.  Mutlaka marjinal düzeye indirilmesi gerekir ve taviz verilmemelidir. PKK ile mücadele çok boyutludur. Teröristlerle mücadeleyi güvenlik güçleri yapar, terörle mücadeleyi Devlet yapar. -Teröristle mücadele iyi ama terörle mücadele zayıf olduğu için tehdit devam ediyor. HDP’nin demokratik bir hareket görülmesi, TBMM’de önemli pozisyona gelmesi, PKK’ya verilen dış desteğin artması terörle mücadelenin zayıf olduğunun somut göstergesidir. Bu kapsamda ‘Terörle Mücadele Strateji Belgesi’ hazırlanmasını ve herkesin bu belgede yer alan koşullara  bağlı kalarak hareket etmesini zorunlu ve faydalı mütalaa ediyorum. Aksi takdirde sorunlarımız büyür, çözümsüzlük süreci devam eder. Umut- umut diyerek boşa kürek çekmeyelim. Atalarımız ne demiş? Umut fakirin ekmeğidir demiş.

Son olarak; PKK BÖLÜCÜ TERÖRİST ÖRGÜTÜN UZANTISI HDP İLE YAKINLAŞMA VEYA İŞBİRLİĞİNE GİTMEK PARTİ POLİTİKALARI AÇISINDAN KISA VADEDE BİR MİKTAR OY KAZANDIRABİLİR.  ANCAK , ULUSAL GÜVENLİĞİMİZ VE ULUSAL ÇIKARLARIMIZLA UYUŞMAZ. BÖLÜCÜ UNSURLARIN UMUTLARINI KAMÇILAR, UZUN VADEDE BÖLÜNMEYE KATKI SAĞLAR. PKK YA VERİLEN DIŞ DESTEĞİN ARTMASINA  VESİLE OLUR. KANAATİNDEYİM. AYRICA, PKK İLE MÜCADELE ETMİŞ ŞEHİT, GAZİ VE KAHRAMANLARIMIZI ÜZER , TEPKİ VE ÖFKESİNE YOL AÇAR. HERKES BU KAPSAMDA POLİTİKALARINI VE İNİSİYATİFLERİNİ DÜZENLESİN. PKK-PYD VE HDP Yİ BU YÖNÜYLE DEĞERLENDİRSİN DİYORUM VE ÖNERİYORUM. ŞEHİT, GAZİ VE KAHRAMANLARIMIZI SAYGIYLA SELAMLIYORUM.