Değerli Yurtseverler,
Yurtsever olmanın
gereği nedir ?
Sanıyoruz bu soruya herkes aşağı yukarı şöyle bir cevap
verir. Her ne şart altında
olursa olsun ülkenin menfaatlerine sahip çıkmak, korumak ve kollamaktır.
Hatta muhalif te olsanız ülke menfaatleri adına milli
meselelerde iktidar partisi ile birlik olur ortak bir cephe oluşturursunuz ki
işin doğalıda budur. Muhalif olmak iktidar partisinin yanlış politikalarını
eleştirmeyi gerektirir ama uluslar arası arenada yeri geldiğinde vatan için
topyekün savaşmak gerekir. Hiçbir birey ülkesini aciz bir durumda görmek
istemez. Göstermeyi de istemez. İşte bu nedenle kol kırılır yen içinde kalır.
DAVASI’nda durumu da tam böyle.
Muhalefet Partileri, 17/25’teki yolsuzlukların halen
aydınlanmadığını, Bakanların rüşvet aldığını, ülkeye nakit sıcak paranın
girmesi için AMBARGO’ya rağmen uluslar arası kara para aklama ve altın ticareti
yapılarak ülkenin itibarının zarara uğratıldığını, bunu yaparken bir çok
bürokratın milyonlarca dolar rüşvet aldığını, ve benzeri iddiaların üzerinin
örtüldüğünü aylardır bas bas bağırıyor ama iktidar elindeki yandaş medya
kalemşörleri ile bu konunun üzerini örtmeye devam ediyor.
Hatta daha da
enteresanı konuyu MİLLİ BİR SORUN haline getirip işin arkasında FETÖ ve patronu
CIA’nin olduğunu ileri sürerek “BİZE KOMPLO KURULDU” stratejisi izliyorlar.
Deniyor. İddialar böyle.
Şimdi bu durumda asgari bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı,
partisi ne olursa olsun nasıl hareket etmeli ? Kime inanmalı ? Nasıl inanmalı ?
Çünkü bir tarafta oy verip “ÜLKEYİ DÜZELT” diyerek seçip Meclis’e taşıdığı milletvekillerinin ve onun
tayin ettiği bürokratların aldığı iddia edilen milyon dolarlık rüşvetler var,
ülkenin uluslar arası arenada itibarının yerle yeksan olması var, bir tarafta
da ülkeye nakit sıcak para temin edilerek ülkenin ekonomik darboğazdan
çıkarılması için atıldığı iddia edilen ekonomik bir milli hamle var. Yani iktidar
partisinin İran ve bölge ülkeleri ile girdiği ancak ABD ve kankalarının
kontrolü dışında kaldığı için kabul etmediği bir ekonomik-mali işbirliği söz
konusu. Ki bunun altında sayarsak nükleer enerji ve silahlar konusunda iş
birliği, bölge ticaret hacminin artırılması, güvenlik konusunda stratejik
ortaklık ve bölge politikaları bazında müttefiklik gibi alt maddeleri de
koyabiliriz.
Ancak, malumdur ki ABD ve müttefikleri ortadoğu’da GÜÇLÜ olarak ne sünni bir devlet ne de şii bir devlet ister. ABD
emperyalizmi bunu reddeder. Kontrol edemiyorsa bölerek parçalamak ve bu
parçalardan yeni emperyal devletçikler yaratmak ister. Yıllardır bunu yapıyor.
Artık çocuklar bile biliyor neler olduğunu.
İşte madalyonunun bir de bu yüzü var vatandaş Hasan Amca yada
Fatma Teyze için.
Tabi biz bunu yazarken AK PARTİ’nin İran ve bölge ülkeleri
ile el altından gizlice yaptığı bu ticaretin MİLLİ MENFAATLERİMİZ İÇİN YAPILDIĞINI varsayarak konuşuyoruz. Hasan amca veya Fatma Teyze için işin önemli tarafı
burası çünkü.
Eğer işin içinde milli menfaatler yerine bireysel
menfaatler varsa işte o zaman AK PARTİ kendi ipini kendi çekmiş olur ki ZARRAB DAVASI sürecinde bunu göreceğiz. Çünkü CIA, teknik takibin
dünyadaki 1 nolu ismi olan kuzeni NSA aracılığı ile ZARRAB DAVASI’nın tüm aktörlerine karşı hassas takip uyguladı ve buradan
elde ettiği verileri, adli delil olarak kabul edilebilecek telefon, e-posta ve
fiziki takip kayıtları ile beraber mahkemeye sundu. Deniyor. Eğer böyleyse ve
yine iddiaya göre Reza ZARRAB’ta federal hükümet ile pazarlık yapıp konuşması
karşılığında garanti almışsa uzun yıllar hapis yatmamak için bu kirli olduğu
iddia edilen ticaretin herşeyini Savcılara dökülmüştür tahminimize göre. Bunu
göreceğiz.
Eğer muhalefetin
iddialarına göre, yapılan ticaret, dava sonunda MİLLİ MENFAATLERİ aşan ve
bireysel zenginleşmeye varan bir durum alırsa o zaman AK PARTİ 2019 seçimlerine
yüksek oy kaybı ile girer.
Bunu kalemşörleri de makyajlayamaz. Her ne kadar yandaş
medya, toplanan delillerin hukuksuz olduğunu ve işin perde gerisinde FETÖ
ÖRGÜTÜ olduğunu, komploya maruz kaldığını iddia edecek olsa da, eğer rüşvet ve
yolsuzluklar ispatlanırsa hükümetin iktidarlığı sona erer. Ama ispatlansa da
hükümet bunu doğal olarak red edecektir. Delillerin montaj-dublaj, teknolojik
sahtekarlık ürünü olduğunu ileri süreceklerdir.
Neyse … Bekleyeleim ve görelim.
ÖZEL BÜRO GRUBU olarak bu konuda bizim tavrımızı merak
edenler için küçük bir açıklama yapalım.
ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT
GRUBU, milli menfaatlere sahip çıkan, milli sorunlara çözüm
aramak için beyin fırtınası yapan ve çözüm önerilerini de tüm devlet kurumları
ile paylaşan bir gruptur. Hiçbir parti ile kurumsal olarak organik yada
inorganik bir bağımız yoktur. Tüm partilere eşit mesafedeyiz. Milli
menfaatlerimiz için özellikle YOLSUZLUK ve USULSÜZLÜK bazında hangi parti
olursa olsun eleştiri tasarrufumuzu kullanırız. Bize göre devlet koltukları
zenginleşme aracı değildir ve her kim ki makamını zenginleşmek için kullanır
sonuna kadar mücadelemizi yaparız. Hatta bu uğurda gerekirse canımızla bedel de
öderiz. Amigo taraftar değiliz. Hiçbir partiyi körü körüne eleştirmediğimiz
gibi körü körüne de desteklemeyiz. “ÇALSIN ÇIRPSIN, NASILSA BİZDENDİR” gibi bir
düşünce içinde olmadık hiçbir zaman. Hiçbir zaman da olmayacağız. Olanların
karşısında DİMDİK DURACAĞIZ. Böyle biline.
Şimdi popüler ZARRAB DAVASI hakkında sizler için
derlediğimiz bazı haberleri aşağıda dikkatinize sunuyoruz. Yorumsuz olarak.
Neye inanacağınız, kime inanacağınız sizlere kalmış. Ama şunu lütfen unutmayın.
HIRSIZLIK CİDDİ SUÇTUR.
Lütfen yanlış anlaşılmasın, kimseyi itham etmiyoruz. Bu
haddimiz değildir. Sadece OBJEKTİF olarak yorum yapıyoruz.
Ülke menfaatlerini
korumak öncelikle iktidarın görevidir ama bunu yaparken içlerinden bazıları
yolsuzluğa, usulsüzlüğe bulaşmışsa lütfen “BİZDENDİR, SAHİP ÇIKALIM” diye düşünmeyin.
Tarihte nice devlet bu yanlış mantalite yüzünden tarih oldu. Eğer bu ülke de tarih
olursa yeni bir MUSTAFA KEMAL’i nereden bulacağız ?
1. Babek Zencani kimdir.pdf
2. Babek Zencani – Gizemli
Bay Z kim.pdf
3. Zencani’nin Türkiye’de
rüşvet dağıttığı iddiasına dair araştırma önergesi AKP tarafından reddedildi.pdf
4. BABEK ZENCANİ – Reza
Zarrab’ın patronu değilim.pdf
5. Rıza Sarraf’tan Babek
Zencani açıklaması.pdf
6. BABEK ZENCANİ -
Türkiye’de 8.5 milyar dolar rüşvet dağıttım.pdf
7. Babek Zencani : “Üç
AKP’li bakana 137 milyon dolar rüşvet verdim”.pdf
8. Türkiye-İran hattında
Babek Zencani yalnız değil.pdf
9. ÖDP : Zencani’nin
rüşvet verdiği 3 bakan kim.pdf
10.İranlı vekil : Sarraf ABD’ye planlı gitti, Zencani’yle
ortak 70’ten fazla şirketleri var.pdf
11.İranlı milyarder Babek Zencani idama mahkum edildi.pdf
DÖKÜMANLARI BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ.
ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBU