TERÖR

PKK ÖRGÜTÜ DOSYASI : PKKistan'ı Önlemek İçin Kerkük'ten Sonra Sıra Suriye Kuzeyinde

PKKistan’ı Önlemek İçin Kerkük’ten Sonra Sıra Suriye Kuzeyinde

Cahit Armağan Dilek tarafından yazıldı.

 

Irak’ın küçük bir
kopyası olan Kerkük’te dengeler ve kontrol 24 saat içinde değişti.

KERKÜK’TE İRAN
MÜDAHALESİ

Ve dünden buyana Kerkük’te olanların arkasında İran olduğunu
söylemeliyiz. İran’ın bu denli sert müdahil olmasında da ABD Başkanı Trump’ın
yeni İran stratejisinin tetikleyici olduğu görülmelidir.  Kerkük’e yönelik
operasyondan bir gün önce general Kasım Süleyman Haşdi Şabi’nin başına
getirildi. İran ve Bağdat hükümeti bu hareketle aslında bugüne kadarki yanlış
politikalarıyla (ayrı makaleler ve kitaplar yazacak kadar uzun bir konudur) Barzani’ye
bağımsız bir devletin yolunu açacak ortam yaratan mevcut Türk hükümetine de
büyük hareket serbestisi sağlamış oldu. Ve sonuçta Irak’ta bağımsız Kürdistan
hayalinin yeniden ertelenmesine, belki de belli ölçüde sönümlenmesine yol
açacaktır, bu da Türkiye’nin lehine bir durum.

 

İSRAİL/ABD’DEN ASİMETRİK
KARŞILIK GELEBİLİR

Bu gelişme kuşkusuz
İsrail/ABD’nin Irak  planlarını da bozdu. Dolayısıyla İsrail/ABD’nin yeni
güçlü bir hamle yapması beklenmeli. Bu ne olur bilinmez, ancak asimetrik bir
hamle olacaktır. İsrail/ABD’nin ne yapalım omadı deyip vazgeçeceklerini
beklemek hayal olur. Mutlaka durumu çevirmek için zorlayacaklardır.
“İsrail/ABD’nin hamlesinin ne olabileceğine yönelik olarak bölge ülkeleri
kafa yormalı alternatif karşı planlarını hazırlamalı, aksi durumda bugünün
kaybedeni gibi gözükenler yeniden kazanan konumuna gelebilir” şerhini
düşerek devam ediyorum. İran ise bu hamlesiyle ABD’yi Irak’ta bir kez daha
yendi.

GÜNÜN KAYBEDENİ
BARZANİ, IKBY BÖLÜNEBİLİR, DİKKAT EDİLMEZSE PKK’NIN ÖNÜ AÇILIR

Günün en büyük
kaybedeni Barzani’nin IKBY’de iktidarı da kaybetmesi ihtimali artmıştır ve İran
yanlısı KYB veya KYB-Goran iktidarı sanki daha büyük olasılık olarak ufukta
gözükmektedir. Bu durum ister istemez önümüzdeki günlerde bir iktidar
mücadelesini ortaya çıkaracaktır. Bu iktidar mücadelesi KYB-Goran kontrolündeki
bir IKBY’de bölünmeyi yani KDP ve KYB kantonları oluşması sürecine de
dönüşebilecektir. Ancak bu durum PKK terör örgütüne daha fazla imkan ve ortam
da verebilir, hatta PKK da KYB-Goran iktidarının adeta küçük ortağı bile
olabilir.

Barzani bugün büyük oranda kaybetti çünkü kişisel hırsı
nedeniyle gözünü kan bürümüştü ve başka birşey göremiyordu, nerde duracağını
kestiremedi, halbuki referandum öncesi kendisine yapılan ABD teklifini kabul
etseydi önü açıktı, bağımsızlık adeta cepteydi. Ancak bunu göremeyecek kadar
gözü kararmıştı. Ayrıca ABD’nin destek vaadlerini (iki gün önce Kerkük
semalarında alçaktan uçan Amerikan uçaklarıyla verilen mesaj gibi) yanlış
yorumlayıp sınırsız zannetti ve kaybetti. Ancak Kerkük’teki son gelişmelerle,
ki hep söyledik Kerkük IKBY’nin
bağımsızlığının ağırlık merkeziydi, petrol sahalarıyla birlikte Kerkük olmadan
bağımsızlık mümkün değildi tüm tarafların mücadelesi Kerkük içindi ve darbe
oraya geldi,
 Barzani orayı şimdilik kaybetti. Şimdilik diyoruz
çünkü ABD’nin Barzani üzerinden gerçekleştirmek istediği planlarına yeniden
ivme kazandırabilmek için yukarıda belirttiğimiz gibi bir hamle yapması
muhtemeldir. Örneğin, en masum hamleyle, ABD’ni de telkinleriyle Irak
anayasının bazı maddleri öne sürülerek Bağdat yönetimi bir müzakere masasına
çekilirse Barzani tarafının ümitleri yeşerebilir. Diğer taraftan sahadaki
hareketlere bakıldığında  tarafların İŞİD tehdidi/saldırısı öncesi yani
Haziran 2014 öncesindeki pozisyolarını almaya daha doğru gittiklerini, ancak
merkezi yönetimin anayasal yetkilerini daha etkili şekilde kullanacağını,
Bağdat’ın psikolojik üstünlüğü elinde tutacağını, eğer Erbil’in öne sürdüğü
sorunlarla lgili bir müzakere yapılacaksa onun bu şartlar altında yapılacağını
görmeliyiz.

 

PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜK
BÖLGE ÜLKELERİNDE, HAMLE SIRASI TÜRKİYE’DE, HEM DE DERHAL

Bu olasılık akılda tutularak, Kerkük’te bugün yaşanan
gelişmelerle birlikte bağımsız Kürdistan ve Kürt/PKK koridoru bağlamında
psikolojik üstünlüğün bölge ülkelerine geçtiği görülmelidir. Bunu somut sonuçlara
dönüştürebilmek için İran ve Bağdat hükümetinden sonra Türkiye’nin yapması
gerekenler de vardır. Türkiye
hiç vakit geçirmeden Fırat doğusundaki PKK/YPG hedeflerini vurmalı (vurmak için
bir çok gerekçemiz var) PKK’nın dengesi bozulmalı, böylece bugün Kerkük’te
Barzani ile başlayan PKKistan koridoru hayaline artık PKK’nın en güvenli
sığınağı ve ağırlık merkezi olan Suriye kuzeyinde de darbe vurulmalı, koridorun
çöküşü hızlandırılmalıdır.

 

Yani İran’ın Irak’ta Peşmergeye yaptığını Suriye’de PKK/YPG’ye
Türkiye yapmalıdır. Çünkü Kerkük’ün Irak ordusunca kontrol alınmasından önceki
görüntüler bir kez daha göstermiştir ki kavga ettikleri ve anlaşamadıkları
algısının aksine PKK’lı teröristler ile Peşmergeler yanyanadır, yani Kürt/PKK
ya da PPKistan ya da ABD/israil koridoru için birlikte hareket etmektedir,
dolayısıyla darbe her ikisine de aynı anda vurulmalıdır. Böylece bölge
ülkelerinden toprak kopararak ya da işgal ederek bağımsız bir Kürdistan kurmaya
yönelik bölücü ideolojiye de darbe vurulmalı, teröristlerin umutları yok
edilmeli, dağılmalarının önü açılmalıdır. Tabi bu arada IKBY bölgesinde
oluşacak durum için, ABD’den gelebilecek perde arkası tehditlere rağmen,
Türkiye İran ile işbirliğini sürdürmeli, bu kapsamda bölgede Türkmenlerin
statülerini ve haklarını garanti alacak bir yapının oluşmasını bir numaralı
gündem maddesi olarak ele almalıdır. Bunun yanında, Kerkük’ün Bağdat gibi
 tek başına özel statülü bir bölge haline getirilmesi süreci için İran ve
Bağdat yönetimiyle süratle bir işbirliği mekanizması geliştirilmelidir. Türk hükümeti ayrıca, Barzani yönetimiyle yakın
ilişkiler kurmanın açılım politikaları, PKK ile müzakere süreci, kumpas
davaları, FETÖnün cemaat olduğu zamanlardaki ilişkiler gibi hatalar zincirinin
bir parçası olduğunu görmelidir.






































Türkiye’nin bu
hamlesi hem Şam yönetiminin hem de halen İdlib’te El Nusra’ya karşı operasyon
yürütürken aklı Afrin’de olan Türkiye’nin elini rahatlatacaktır. İdlib
operasyonu yapılması gereken bir hamledir ancak Suriye kuzeyindeki diğer
alanlara müdahale için İdlib opeasyonunun sonucunu beklemek Suriye kuzeyindeki
koridorun (PKKİstan) denize çıkışı olmasa da oluşumunun tamamlanmakta olduğunu
görememektir. Dolayısıyla şimdi derhal müdahale edilmezse geç kalınacaktır.
Strateji en genel tanımıyla doğru zamanda doğru yerde doğru vasıtayı
kullanmaktır. Yıllar sonra Türk hükümetinin eline sınırlarının hemen dibinde
Türkiye’nin bekasına tehdit oluşturacak PKK’nın terör koridoru ya da devleti
oluşturma hayalini ortadan kaldırmak üzere uygun ve doğru strateji için fırsat
gelmiştir, bunu iyi değerlendirmelidir.