Değerli Yurtseverler,
AK PARTİ’nin terör ve terörist ile mücadelesini yakından takip
ediyoruz. Yoğun bir mücadele var son zamanlarda bunu takdir ediyoruz. Ama bir
taraftan bir tuhaflık ta var. Terörist ile mücadele ediyoruz diyorlar ama bir
numaralı PKK SEMPATİZANI sözde sanatçı AHMET KAYA’yı mezarı başında ziyaret ediyorlar.
Tamam şarkılarını biz de biliyoruz, güzel şarkılar. Ama
sanatını siyaset ile bezemiş, her şarkısında KÜRDİSTAN DAĞLARI’nı anlatan, PKK militanlarına ağıt yakan bir
adamın mezarını ziyaret etmek ne demektir ? Bu duruma BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU denir.
İşte aşağıda Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın, Ahmet Kaya’nın Mezarı başındaki fotoğrafı ve
haberi. Önce bu haberi okuyun sonra da AHMET KAYA gerçeğini bir de bizden dinleyin.
KAYNAK : https://www.haberler.com/kalin-ahmet-kaya-nin-mezarini-ziyaret-etti-10258669-haberi/
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Ahmet Kaya’nın
Mezarını Ziyaret Etti
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Paris‘teki Père-Lachaise
mezarlığına giderek sanatçı Ahmet Kaya‘nın mezarını ziyaret
etti.
AHMET KAYA’NIN MEZARI BAŞINDA
DUA ETTİ
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı
Kalın ve beraberinde Türkiye‘nin Paris Büyükelçisi İsmail
Hakkı Musa ile beraber geldiği Pere Lachaise Mezarlığında yatan Ahmet Kaya‘nın mezarı başında dua
edip rahmet diledi. Basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kalın,
“Öncelikle vefatının yıl dönümünde Ahmet Kaya‘yı mezarı başında
tekrar rahmetle, minnetle yad ediyorum. Ahmet Kaya Anadolu
topraklarının yetiştirdiği yüreği büyük zengin yetenekli sanatçılardan bir
tanesiydi, tabii burada hüzünlü bir gurbet hikayesi var. Zira ülkesini vatanını
toprağını, o toprağının taşını suyunu güneşini rüzgarını bu kadar seven bir
insanın ahir ömründe yurt dışında vefat etmesi aslında çok hazin bir hikaye,
bizdi gurbet kelimesiyle gariban kelimesi garip kelimesi aynı kökten
gelir” dedi.
“28 ŞUBAT’TA BAŞÖRTÜSÜ MAĞDURU OLAN KARDEŞLERİMİZİ
SAVUNDU”
Kalın, “Sazıyla sözüyle şiiriyle her zaman
haklının yanında oldu. Yeri geldi bu ülkenin namuslu solcularını sağcılarını
savundu, yeri geldi 28 Şubat‘ta başörtüsü mağduru olan
bayan kardeşlerimizi savundu yeri geldi yine 28 Şubat sürecinde bir şiir
okuduğu için hapse mahkum edilen cumhurbaşkanımızı Pınarhisar‘a uğurlayan o kutlu
topluluk içerisinde yer aldı. Duruşu hep bu ülkenin milli değerleri tarihi,
coğrafyası irfanı üzerine kuruluydu ve müziğin evrensel dilini kullanarak
aslında ülkemizin hikayesini anlattı eserlerinde yorumlarında bestelerinde o
yüzden de insanımızın kalbinde bir taht kurdu. Fikri görüşü ne olursa olsun
kentli olsun köylü olsun genç olsun yaşlı olsun. Bu nimete vasıl olmak diyeyim.
Her sanatçının arzu ettiği ama herkesin belki ulaşamadığı aslında büyük bir
makamdı. Ahmet Kaya‘yı bu yönüyle de tekrar
rahmetle andığımızı yad ettiğimizi ben ifade etmek istiyorum. Tabii yıllar
geçti vefatının üzerinden özlüyoruz” dedi.
“AHMET KAYA DA
KORKU İKLİMİNİN İÇİNDE HAKSIZLIĞA MARUZ KALDI”
Kalın, “28 Şubat o dönemde mağdur
olan on binlerce insan gibi Ahmet Kaya da o korku
ikliminin içinde bu haksızlığa maruz kaldı ve sanatını müziğini özgürce icra
edip ülkesini daha iyi noktalara taşımak için Türk’ü, Kürdü, Çerkez’i, Arap’ı
dindarı, sağcısı, solcusu, köylüsü kentlisi, doğulusu, batılısıyla bütün
Anadolu insanını kucaklamaya çalışan bir çığlık iken maalesef böyle büyük bir
haksızlıkla karşı karşıya kaldı. O günlerden bu günlere çok şey değişti. Artık
bunların da biz muhasebesini yapıyoruz bu tür dönemlerin tekrar yaşanmaması
için birlik beraberlik içerisinde çalışıyoruz. İşte o zaman Ahmet Kaya‘nın hapse gönderdiği
cumhurbaşkanımız bugün bu ülkenin başında, 15 yıldır Bu ülkeyi Başbakan ve Cumhurbaşkanı yönetiyor.
Kendisi de Ahmet Kaya‘yı hep çok sevmiştir
hep hayırla yad eder. Ara ara konuşma fırsatımız olduğunda da bahsi geçer.
İnşallah o günlerin bir daha yaşanmaması için hele ki böyle kıymetle
sanatçılarımızın bu tür haksızlıklara maruz kalmaması hepimizin el birliğiyle
çalışmaya devam etmesi gerekiyor” diye konuştu.
Ahmet Kaya’nın Gerçek Yüzü
Son zamanlarda Ahmet Kaya’nın adı, medyada
sıkça yer almaya başladı. Çünkü bu hafta içinde, ölüm yıldönümü nedeniyle Ahmet
Kaya için hazırlanan anma programı oldukça dikkat çekici açılımları beraberinde
getirdi. Bir zamanlar devlet ve Türklük karşıtı konuşmaları nedeniyle herkesin
karşı olduğu bu kişi, nedense son günlerce masum kardeşlik türküleri söyleyen
bir sanatçı gibi anılıyor. Hazırlanan programa sanat ve politika alanından ünlü
isimlerin katılması yoluyla, Türk milletinde gerçek yüzünü aşağıda
açıklayacağımız Ahmet Kaya hakkında bir sempati oluşturulmaya
çalışılıyor.
Ahmet Kaya’ya karşı tutum
geliştirenlerin temel hareket noktası, bu kişinin yaşamı boyunca Türklük ve
Türkiye aleyhtarlığı yapmasıdır.
Her fırsatta “barış ve kardeşlik” nutukları atıyor
gibi görünse de, özellikle yurt dışındaki konserlerinde apaçık PKK sempatizanı
olduğunu gösteren açıklamalar yapmış, terörist ağzıyla şarkılar söylemiştir.
Evet bunlar uydurma değildir ve hepsi, aşağıdaki videoda göreceğiniz üzere
belgelerle kanıtlanabilir bilgilerdir.
VİDEO LİNK :
Türkiye’de yaptığı bölücü konuşmalar nedeniyle yurt dışına kaçan Ahmet Kaya,
Türkiye’ye her konserinde kan kusmuş, Almanya’da görüntülendiği ilk günlerde
Türkiye’den kaçarken yanında ne getirdiği sorulduğunda “Arabam şerefsizlerin ülkesinde kaldı.” diyerek Türklere
apaçık “şerefsiz” diyerek hakaret etmiştir.
Paris’teki bir konserine girilen kapıya “Türkler ve köpekler giremez” tabelasını, yine Ahmet
Kaya‘nın kendisi astırmıştır. Bir konuşmasında “Dağdaki adamın -ki bunlar terörist
oluyorlar- paraya ihtiyacı var.” demiştir. Berlin ve Münih’te
yaptığı tüm konserlerde şerefsiz Apo’nun posterinin altında sahneye çıkmıştır.
Yine yukarıdaki videoda izleyebileceğiniz bir konserinde “Kürdüz sonuna kadar, kürdüz ölene kadar, vallahi
APO‘yu özledik!” sözlerinin sıkça tekrarından oluşan bir şarkıyı
binlerce PKK sempatizanıyla birlikte söylemiştir.
Hâlâ “Biz Ahmet Kaya’yı kişiliği için değil, sanatçılığı için dinliyoruz.”
diyen gafiller olacak mıdır acaba? Türklüğe ve Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığına
böylesine diş bileyen azılı bir hainin kürtçülük propagandasını “sanat” diye
nitelendirenler, bu adamı (?) övenler karşısında susmaya devam edecekler mi?
Neşet Ertaş’ın adını unutmaya başlayan milletimiz, bir bölücüyü başına tac
yapma çabasının arkasındaki derin oyunu fark etmeyecek mi hâlâ?
Lütfen bu haini artık dinlemeyin, dinletmeyin ve yukarıdaki videoyu
çevrenizdeki herkese izletin !!!
ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBU