Reyhanlı saldırısının
planlayıcısına 53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis

Reyhanlı’da 11 Mayıs 2013’te 53
kişinin yaşamını yitirdiği 2 bombalı saldırıyla ilgili davada, Nasır Eskiocak
53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Hatay’ın
Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te 53 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı
saldırılarla ilgili 33 kişinin yargılandığı davada, saldırının faili ve
planlayıcısı olmakla suçlanan Nasır Eskiocak’ın da arasında bulunduğu 9 sanığa
53 kez ağırlaştırılmış müebbet, 13 sanığa da 15 ile 22 yıl 6 ay arasında
değişen sürelerde hapis cezası verildi.

THKP/C Acilciler terör örgütü elebaşı Mihraç Ural’ın da arasında
bulunduğu 8 sanığın dosyası ayrılırken, 3 sanığın beraatına hükmedildi.

Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanıklar,
taraf avukatları ve patlamada yakınlarını kaybeden aileler katıldı. Tutuklu
sanıklarla bulundukları cezaevlerinden telekonferansla bağlantı kuruldu.

Duruşmada sanıklar ve avukatları son savunmalarını yapmalarının
ardından mahkeme heyeti müzakereye çekildi, sonrasındaysa hükmü açıkladı.

Buna göre saldırıların planlayıcısı ve faili suçlamasıyla
yargılanan sanık Nasır Eskiocak ile Mehmet Genç, Yusuf Büyükkasım, Ahmet
Mansuroğlu, Doğan Özdemir, Süleyman Evet, Ergin Ördek, Fikret Nazik ve Mehmet
Kılıç “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” ve “5’i
çocuk 52 kişiyi öldürmek” suçundan 52’şer kez ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasına çarptırıldı.

Aynı sanıklara 28’i çocuk 130 kişiyi öldürmeye teşebbüs suçundan 3
bin 900’er yıl, terör örgütü faaliyeti kapsamında izinsiz patlayıcı bulundurmak
suçundan 16’şar yıl, 2 kişiyi duyu organları zarar görecek şekilde yaralama
suçundan 36’şar yıl, bir kadının çocuk düşürmesine yol açacak şekilde
yaralanması suçundan 20 yıl 3’er ay, 3 kişiyi yaralama suçundan 20 yıl 3’er ay,
20 kişiye yönelik basit yaralama suçundan toplam 45’er yıl, mala zarar vermek
suçundan bin 206’şar yıl, Reyhanlı’daki Emniyet Müdürlüğü, belediye, PTT ve
notere verilen zarar dolayısıyla da kamu malına zarar vermek suçundan 48’er yıl
olmak üzere toplam 5 bin 291 yıl 6’şar ay hapis cezası verdi.

Örgüt adına suç işleme

Sanıklardan İskender Şahin “örgüt üyesi olmamakla birlikte
örgüt adına suç işlemek”, Nebil Kabasakal, İlhan Küçükdüveyki ve Muhammet
Gümüş ise “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek
yardım” suçlarından 15’er yıl ceza aldı.

Sanıklar Ali Ekşi, Ferdi Gazel, İsmail Gürbüz, Umut Düzel, Hacel
Sat, Ali Düzel, Muhammed Ali Sertel, Süleyman Okur ve Yıldıray Çetin ise
hakkında “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek”
suçundan 15, “suçluyu kayırmak” suçundan da 7 yıl 6 ay olmak üzere 22
yıl 6’şar aya mahkum edildi.

Sanıklardan Muhammed Gümüş, İnan Köseoğlu ve Alper Düzgün’ün
beraatına karar verilirken, firari sanıklar THKP/C-Acilciler terör örgütü
elebaşı Mihraç Ural ile Ömer El Hatip, Muhammet Dip Korali, Yusuf Nazik, Cengiz
Sertel, Ercan Bayat, Temir Dükancı ve Aykan Hamurcu’nun dava dosyası ayrıldı.

Davanın geçmişi

Reyhanlı saldırısına ilişkin davanın iddianamesinde 2’si Suriyeli
33 sanıktan 19’u hakkında “devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmaya
teşebbüsten” ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 52 kişinin ölümüne sebep
olmaktan 52’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor. Bu istemin
ardından, saldırıda ağır yaralanan bir kişi daha hastanede hayatını kaybetmiş,
ölenlerin sayısı 53’e yükselmişti.

Sanıklara, “silahlı terör örgütüne üye olmak ve yardım
etme”, “öldürmeye teşebbüs”, “patlayıcı madde
bulundurma”, “mala zarar verme”, “kasten yaralama”,
“suçluyu kayırma”, “130 kişiyi öldürmeye teşebbüs”
suçlamaları yöneltildi.

İddianamede saldırının, THKP/C-Acilciler terör örgütü lideri
Mihraç Ural tarafından organize edildiği belirtildi. Ural’ın, Suriye’deki iç
savaş sonrasında rejimin desteğiyle muhaliflere karşı savaştığı, Suriye
istihbarat yetkilileriyle irtibatlı olduğu ve onların talimatlarını yerine
getirdiği aktarılan iddianamede, “sanıkların eylemi, Suriye istihbarat
örgütü ve bu örgütle paralel silahlı faaliyet yürüten THKP/C-Acilciler terör
örgütünün talimatıyla gerçekleştirdikleri” bilgisine yer verildi.

Davanın görülmesine Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanmış,
Terörle Mücadele Kanunu’nun 10. maddesiyle görevli mahkeme ve savcılıkların
kaldırılmasının ardından dava Hatay Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, dava,
mahkemenin talebiyle güvenlik gerekçesiyle Ankara’ya nakledilmişti.