BİYOGRAFİ & KİM KİMDİR ? NE NEDİR ?

BİYOGRAFİ DOSYASI : ZENCİ NÜFUSUN MÜSLÜMAN KAHRAMANI MALCOLM X KİMDİ ???

ZENCİ
NÜFUSUN MÜSLÜMAN KAHRAMANI MALCOLM X KİMDİ ???

Serpil Yalçınkaya


“Müslümanlara göre; fazla dünyeviyim; diğerlerine
göre; fazla dindarım… Militanlara göre, fazla ılımlıyım; ılımlılara göre,
fazla militanım.”


Sadece ırkçılıkla
değil kendilerine yanlış öğretilen dini bilgileri de düzeltmek için mücadele
etmiş bir hayat onunki. Zencilerin yaşadığı bir kasabada gözlerini hayata
açmış, babasının öldürülmesi ile yaşamı çok farklı boyutlara taşınmıştır. Suç
ve sefahat içinde geçen Harlem yılları, hapishane hayatı, oradayken kitapların
dünyasına girmesi, İslam’la tanışması, Hacca gitmesi ve gerçek İslamı öğrenip El-Hacc Malik
El-Şahbaz
adını alması… Eşsiz bir hitabet kabiliyeti ile
binlerce zencinin İslam’la tanışmasına, Müslüman olmalarına vesile olması…


 Babasının
hayatını kaybetmesi üzerine Malcolm ve kardeşleri çeşitli ailelerin yanına,
annesi ise akıl hastanesine yerleştirilmiştir. Ve parlak bir öğrenci olması,
avukat olma ideallerinin siyahîler için imkânsızlığı öğretmeni tarafından
yüzüne çarpılınca menfi yönde değişen hayatı.


Bir gün
öğretmenine hayalini söylemiş, öğretmeninin verdiği cevap ise, ondaki beyaz
düşmanlığını körüklemiştir.


-Neden marangoz olmuyorsun? Siyahîler için daha
gerçekçi bir hayal…


Bu cümlenin
kendisindeki tesirini yıllar sonra şöyle anlatıyor:


“Beyaz dünyada yeteneği ne olursa olsun kariyer
hedefleyen bir siyahî için yer olmadığını düşündüm.”


Ve bunun üzerine
değişen hayatı ile birlikte birçok suça karışması sonucunda hapse düşmüştür.
Orada Elijah Muhammed ile mektuplaşmaya başlamış, Nation of
İslam hareketine dâhil olmuş,  ‘Little’ olan soy ismini ‘X’ olarak
değiştirmiştir
.  Fakat bir süre sonra kendisinin ön plana
çıkmasıyla Elijah Muhammed ile arası açılmaya başlamış  ve Elijah’ın
yaşamını sorgulamaya başlaması sonucunda Mart 1964 tarihinde Nation of İslam
hareketinden ayrılmıştır.


Hacca gitmeye
karar vermiş ve hac sonunda Malcolm X’in içindeki ‘beyaz nefreti’ yerini hakiki Müslümanlığa
bırakmıştır.
Karısına yazdığı mektupta:


“Betty, Bu sözlerime belki şaşıracaksın. Ama gözleri
mavi, saçları sarı, tenleri bembeyaz olan Müslüman kardeşlerimle aynı bardaktan
su içtim, aynı kaptan yemek yedim. Biz, hepimiz kardeşiz. Rengimiz ya da
ırkımız ne olursa olsun, hepimiz insanız ve Aynı Allah’a inanıyoruz”


Mekke’de birçok
ülkeden üst düzey yöneticilerle görüşmeler yapmış, gerçek Müslümanlığı
öğrenerek aydınlanmış bir halde, ülkesine  Malik El-Şahbaz olarak
dönmüştür.


1965
yılında Afro-Amerikan Birliği Organizasyonunu kurmuştur…


Bunun üzerine 15
Şubat 1965 tarihinde New York’taki evi bombalanır ve saldırıdan ailesi yara
almadan kurtulur. Bu saldırıdan 6 gün sonra, 21 Şubat 1965’te 6 silahlı
kişi Malcolm X’in konuşma yaptığı kürsüye yaklaşıp yakın mesafeden 15 el ateş
ederler. Hızlıca hastaneye yetiştirilmesine rağmen, Presbyterian Hastanesi
yetkilileri tarafından öldüğü duyurulur. Saldırganların arasında 3 Nation
of İslam hareketi üyesi bulunmaktadır.


Tarihteki en
etkili Afro Amerikanlardan biri olarak gösterilen Malcolm X,  başlattığı
mücadele ve etkili konuşmalarıyla tüm dünyanın ilgisini uyandırmayı
başarmıştı.


Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nde şu
şekilde anlatılıyor:


MALCOLM X  (1925-1965)  Amerikalı zenci müslüman lider.


19 Mayıs 1925’te
Omaha’da (Nebraska) doğdu. Asıl adı Malcolm Little’dir. Zencilerin Amerika
Birleşik Devletleri’nde özgürlüklerine kavuşamayacaklarına ve dolayısıyla
Afrika’ya geri dönmeleri gerektiğine inanan Reverend Earl Little adlı bir
Baptist rahibinin oğludur. Dört kardeşi beyazlarca öldürülen babası 1931’de
fâili meçhul bir cinayet sonucu hayatını kaybedince Malcolm ve bir kısmı üvey
olan yedi kardeşi Refah Kurumu tarafından çeşitli ailelerin yanına
yerleştirildi, annesi de akıl hastanesine yatırıldı. On üç yaşında iken
Islahevi Okulu’na gönderilen Malcolm’un “beyaz adam”la ilgili olumsuz
düşünceleri burada oluşmaya başladı. Beyaz insanlarla ilişkileri Refah Kurumu
görevlileri ve mahalleden tanıdığı birkaç beyaz çocukla sınırlı olmakla
birlikte yaşadığı bazı olaylar bu düşüncelerini keskinleştirdi.


Islahevi
Okulu’ndan ayrıldıktan sonra Boston’da yaşayan üvey ablasının yanına giden
Malcolm konser salonunda ayakkabı boyacılığı, müşterileri zenci olan bir
lokantada garsonluk yaparken gece hayatıyla tanıştı. On altı yaşında Boston-New
York arasında çalışan trenlerde sandviç satmaya başladı; New York’a gidip
geldikçe zencilerin yaşadığı Harlem’i tanıdı. Harlem’de çalışmaya başladığı
barda kendisini uyuşturucu ve kadın ticaretinden antika eşya hırsızlığına kadar
giden kirli bir hayatın içinde buldu. 1946’da hırsızlıktan hapse mahkûm oldu.
Charlestown Eyalet Hapishanesi’nde iki yıl yatıp ardından Concord
Hapishanesi’ne nakledildi. Bu dönemde zenci milliyetçiliğini savunan ve hatta Tanrı’nın
da zenci olduğunu söyleyen Elijah Muhammed’in görüşlerini benimseyerek hepsi
onun anlattığı çerçevede müslüman olan kardeşlerinden bazılarıyla görüşmeye ve
mektuplaşmaya başladı. 1948’in sonlarında nakledildiği Norfolk Hapishanesi’nde
kardeşleri aracılığıyla Elijah Muhammed’le de mektuplaştı. Hıristiyanlık’tan
başka din tanımayan ve beyaz adamın dini olarak gördüğü bu dinden nefret eden
Malcolm’un beyaz adama duyduğu kin ve düşmanlık onun Elijah’nın görüşlerini
benimsemesini kolaylaştırdı.


Malcolm 1952’de
hapisten çıkınca Elijah Muhammed’in kurduğu Nation of Islam hareketine katıldı.
Enerjisi, teşkilâtçılığı ve harekete bağlılığı ile dikkat çekince Elijah onu
teşkilât faaliyetleri için çeşitli yerlerde, son olarak da Harlem’de
görevlendirdi. 1952 yılına kadar Little, bu tarihten itibaren davasının isimsiz
bir hizmetkârı olduğunu simgeleyen X soyadını kullanmaya başlayan Malcolm büyük
değer verdiği Elijah Muhammed’in konuşan ağzı haline geldi. Şeytan diye
tanımlanan “beyaz adam”dan kurtulmayı amaçlayan, sözünü sakınmayan, korkusuz,
hararetli bir hatip olarak zenci yerleşimlerini faaliyete geçirdi. Zenci
ırkçılığına dayanan hareketin etkin bir savunucusu oldu. Ocak 1958’de Nation of
Islam’a bağlı olan Betty ile evlendi. Ondan isimleri Batılılar’a karşı duyduğu
kinin izlerini taşıyan Atilla, Kubilay, İlyas ve Cemile adlı dört çocuğu doğdu.


Malcolm ile
Elijah arasındaki sıcak ilişki sonraki yıllarda giderek bozulmaya başladı.
Malcolm’un yükselen grafiği Elijah Muhammed’i korkuturken Malcolm, Elijah
Muhammed’in özel hayatını sorgulamaya girişti. İki eski sekreterinin,
çocuklarının babası olduğu iddiasıyla Elijah aleyhine nafaka davası açması onu
Malcolm’un gözünden iyice düşürdü. Elijah’nın Kennedy suikastı üzerine (Kasım
1963) Malcolm’a doksan gün süreyle konuşma yasağı koyması gerginliği arttırdı.
Gerginliğin asıl sebebinin Elijah’nın, hareketin Malcolm tarafından militan bir
karaktere dönüştürülmesinden kaygı duyması olduğu da öne sürülmektedir
(Breitman, s. 7). Basında konuşmalarının şiddet içerdiği gerekçesiyle Malcolm
aleyhinde yazıların çıkması onun zenciler üzerindeki etkisini azaltmadı, aksine
Amerika’da bir isyan başlatabilecek ya da bastırabilecek tek zenci olarak
görülmeye başlandı (Haley, s. 610).


Mart 1964’te
Elijah Muhammed ve Nation of Islam hareketinden ayrılan Malcolm artık yerinin
Elijah’nın yanı değil zenci yerleşimler olduğuna karar verdi. Bu dönemde İslâm
anlayışı değişmeye başladı, beyaz adamın şeytan olduğu görüşünden vazgeçti.
Müslüman ülkelerin diplomatlarıyla görüşerek İslâmiyet hakkında bilgiler aldı.
Öteden beri aklında olan Afrika ile köklerin korunmasını, ilişkilerin canlı
tutulmasını savunan Afro-Amerikan tezini canlandırmak ve hacca gitmek amacıyla
Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde bir seyahate çıktı. Mekke’de dünyanın her tarafından
gelen farklı ırklardan müslümanlarla tanıştı ve ırk ayırımına dayanmayan bir
din anlayışına ulaştı. Tanıştığı kişiler arasında övgüyle bahsettiği
parlamenter Kasım Gülek de vardır (a.g.e., s. 657, 659). Malcolm hayatının bu
döneminde el-Hâc Mâlik eş-Şahbâz adını kullanmaya başladı.


Güney Asya’dan
Amerika’ya gelen Müslümanların Farsça’da “doğan” anlamına gelen, mecazen
“yiğit, yüksek görüşlü ve himmet sahibi” anlamındaki şâhbâz ile (şehbâz)
ilişkilendirdikleri bu soyadının aslında Amerikan zencilerinin atalarının
mensup olduğu ve Arapça “şa‘bu izz” (yüce kavim) terkibinden bozulmayla Şabaz
şeklinde telaffuz edilen bir kabile adına dayandığı belirtilmektedir (Yahya
Monastra, XXXII/1 [1993], s. 73-76). Mekke’den Amerika’daki bir arkadaşına
yazdığı mektupta Hz. İbrâhim’in, Hz. Muhammed’in ve diğer bütün peygamberlerin
mekânı olan kutsal topraklarda bütün ırk ve renklerden insanlarda gördüğü
kardeşlik ruhunu, konuk severliği anlatan ve her renkten insanın gösterdiği bu
cana yakınlık karşısında büyülendiğini, Amerika’nın ırk problemini ortadan
kaldıran İslâm’ı anlamasının şart olduğunu söyleyen Mâlik eş-Şahbâz, Amerika’ya
dönünce gerçek anlamda siyah-beyaz kardeşliğini esas alan bir toplum meydana
getirmeyi amaçlayan Muslim Mosque (Mart 1964) ve Organization of Afro-American
Unity (Haziran 1964) adlı teşkilâtları kurdu. Fakat kısa bir müddet sonra
kendisine ve ailesine yönelik tehditler almaya başladı, evi kundaklandı.


Bu gelişmelerden
fazla yaşatılmayacağını hisseden Malcolm, o sıralarda kendisiyle sürekli görüşerek
biyografisini yazmakta olan Alex Haley’e kitabı yayımlanmış olarak okumaya
ömrünün yetmeyeceğini söylemiş ve bir süre sonra 21 Şubat 1965’te Harlem’de
konuşma yaparken öldürülmüştür. Suikast bir muamma olarak kalmakla birlikte
üzerinde en fazla konuşulan ihtimal Elijah Muhammed ve Central Intelligence
Agency (CIA) iş birliğiyle gerçekleştirilmiş olduğudur. Müslümanlar,
özgürlükçüler, insan hakları savunucuları, sosyalistler ve daha birçok grup
kendilerinde Malcolm X ile özdeşleştirecekleri bir yan bulmuşlardır.


Malcolm X’in konuşmalarında geçen birkaç cümleyi de burada eklemek
istiyorum:


– Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik
bir hastalıktır.


– Benim dinim benim kişisel konumdur. O benim kişisel
hayatımı, kişisel ahlakımı yönetir. Ve benim dinsel felsefem, benimle inandığım
Tanrı arasındadır.


– Kimse sana özgürlüğünü vermez. Kimse sana
eşitliği, adaleti ve başka hiçbir şeyi vermez. Bunları kendin alırsın!


– Gerçekle yüz yüze gelemeyecek kadar vatanseverlikle kör
olmamalısınız. Yanlış yanlıştır, kimin söylediği önemli değil.


– Eğer uğrunda ölmeye hazır değilseniz,
“özgürlük” kelimesini lûgatınızdan çıkarın.


– İnsanlar bir insanın bütün hayatının bir tek kitapla
değişebileceğinin farkında değiller.


– Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi
yer, bana sorulursa, üniversiteden sonra, hapishanedir.


-Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter.


– Eğitimli değilim, herhangi bir alanda da uzmanlığım
yok… Ama samimiyim ve benim samimiyetim benim kimliğimdir.


– Eğer, dikkatli olmazsanız, gazeteler
mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise çok sevmenizi sağlar.


– İyi siyah veya iyi beyaz olmak gibi bir durum yoktur. İyi
veya kötü insanlar vardır.


– Ben bir şehit olacaksam, bu kardeşlik uğruna olacaktır.
Bu ülkeyi kurtaracak tek şey budur.


– Müslümanlara göre fazla dünyeviyim; diğerlerine göre
fazla dindarım…


-Eğer sen, sana ait bir şeyi elde etmek için onun peşinden
koşuyorsan, seni engelleyen herkes, kim olursa olsun suçludur.


Malcolm X’in Biyografisi


Amerikan siyasetçi ve insan hakları savunucusu
Malcolm X… Malcolm X kimdir? İşte Malcolm X’in biyografisi


19 Mayıs 1925 tarihinde Nebraska eyaletinde
dünyaya geldi. Asıl adı Malcolm Little‘dır. Babası Reverend Earl Little,
siyahilerin Amerika’da hiçbir zaman hak ettikleri özgürlüğe kavuşamayacağını
düşünen bir Baptist idi. Babası Reverend Earl, 4 kardeşini beyazlar tarafından
işlenen cinayetlere kurban vermiş ve kendisi de 1931 senesinde faili meçhul bir
cinayete kurban gitmiştir. Babasının hayatını kaybetmesi üzerine Malcolm ve
kardeşleri çeşitli ailelerin yanına, annesi ise akıl hastanesine
yerleştirilmiştir.


Evlatlık verildiği ailenin
yanında, Massachusetts’te ilkokulu bitirdi. Lise yıllarında parlak bir öğrenci
olan Malcolm, avukat olma hayalleri kuruyordu. Bu hayalini duyan öğretmeni,
avukatlığın siyahiler için gerçekçi bir hayal olmadığını söyledi ve bu söz üzerine
Malcolm eğitimini
yarıda bıraktı.


Boston’da
yaşayan üvey ablasının yanına gelen Malcolm, 16 yaşında Boston- New York seferi
yapan trenlerde sandviç satmaya başladı. New York’a gidip geldikçe Harlem’i ve
Harlem’deki siyahilerle tanıştı. Genç yaşta çalışmaya başlayan Malcolm,
Harlem’de gerçek anlamda birçok suç işledi. Uyuşturucu, kadın ticareti ve
antika eşya hırsızlığı yapıyordu. 1946 yılının Şubat ayında hırsızlık suçundan
10 sene hapse mahkum edildi. İlk önce Charlestown Eyalet Hapishanesi’nde iki sene
yatan Malcolm, oradan Concord Hapishanesi‘ne nakledildi. 1948 yılının
sonlarında Norfolk hapishanesine sevk edildi ve orada kardeşleri vasıtasıyla
zenci milliyetçiliğini savunan Elijah Muhammed ile mektuplaşmaya başladı.
Elijah Muhammed’in milliyetçiliği, Allah’ın bile zenci olduğunu söyleyecek
kadar şiddetli durumdaydı. Yaşamı boyunca beyaz adamdan yalnızca şiddet ve
adaletsizlik gören Malcolm, Elijah Muhammed’in bu sıcaklığından etkilenerek
hareketine dahil oldu ve X soyadını aldı.


Hapisten
çıkan Malcolm X, Elijah Muhammed’in Nation of İslam hareketine dahil oldu,
enerjik oluşu ve harekete bağlılığından dolayı kısa sürede Nation of İslam
hareketi bünyesinde yükselmeye başladı.


Beyaz
adamı “Şeytan” olarak
tanımlayan Malcolm X, sert, tavizsiz ve ırkçı söylemlerle adeta Elijah
Muhammed’in konuşan ağzı ve en sadık adamıydı.


İlerleyen
zamanlarda Malcolm X’in ön plana çıkmasıyla Elijah Muhammed ile arası açılmaya
başladı ve Malcolm X, Elijah’ın yaşamını sorgulamaya başladı. Elijah
Muhammed’in harekete bağlı 6 kadınla ilişkisi olduğu söylentileri ve eski
sekreterinin Elijah’a nafaka davası açması, Malcolm X’i hareketten soğutmuştur.
Malcolm X, Mart 1964 tarihinde Nation of İslam hareketinden ayrılmıştır.


Malcolm
X, 1964 senesinde ilk defa Hacca gider. Hac dönüşünde
Sünni-İslam’ı benimsediğini ve beyaz adamı artık “şeytan” olarak görmediğini
söyler. Siyahilerin özgürlüğü konusunda eski görüşü nispeten devam etse de,
ırkçı görüşünden vazgeçer ve Hac ibadeti sırasında gerçek kardeşliği bulduğunu
söyler. Hac döünüşünde El-Hacı Malik El-Şahbaz adını alır.


1965
yılında Afrika Birliği Organizasyonu’ndan esinlenerek Afro-Amerikan
Birliği Organizasyonunu
 kurar. 15 Şubat 1965 tarihinde New
York’taki evi bombalanır ve saldırıdan ailesi yara almadan kurtulur. Bu
saldırıdan 6 gün sonra, 21 Şubat 1965‘te 6 silahlı kişi Malcolm X’in
konuşma yaptığı kürsüye yaklaşıp yakın mesafeden 15 el ateş ederler. Hızlıca
hastaneye yetiştirilmesine rağmen, Presbyterian Hastanesi yetkilileri
tarafından öldüğü duyurulur. Saldırganların arasında 3 Nation of İslam hareketi üyesi bulunmaktadır.


Malcolm
X’in cenazesine 1500 kişi katıldı.