TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ & MİLLİ GÜVENLİK & MİLLİ SAVUNMA

TSK DOSYASI /// PROF. DR. ÜMİT ÖZDAĞ : Ergenekon Operasyonunun başlangıcı Atabeyler

PROF. DR. ÜMİT ÖZDAĞ : Ergenekon
Operasyonunun başlangıcı Atabeyler


E-POSTA : uozdag61@gmail.com


Atabeyler adlı operasyonu ve davayı
hatırlayacaksınız. Davanın özü, Başbakan Erdoğan ve danışmanı Cüneyt Zapsu’ya
bir grup özel kuvvet mensubu subayı ve assubayın suikast yapma iddiasıdır.
Şimdi internete girin ve 2006 tarihli gazeteler bir bakın ne büyük iddialar
ortaya atılmış. Önce ne olduğunu birlikte hatırlayalım.

Mayıs-Haziran 2006’da Yüzbaşı Murat Eren ve astsubaylar Erkut Taş ve Yunus
Yaman, Başbakan Erdoğan’ın evinin de bulunduğu  bölgenin krokisi ve çok
sayıda patlayıcı ile yakalanmışlardır.Üç subay Genelkurmay Askeri Mahkemesi
tarafından “ordu malını zimmete geçirmek” iddiası ile tutuklanmıştır. Davaya
bazı emekli asker ve sivillerinde ismi karışmıştır. Davanın ilerleyen
aşamasında Cumhuriyet Savcısı sanıkların beraatini istemiştir.

Ancak beraat isteye savcının değişmesinden sonra karar ertelenmiş ve Ümraniye
Soruşturması ile Atabeyler Soruşturması arasında bağ olup olmadığının
incelenmesi istenmiştir. Bu arada bazı kaynaklara göre bir polis bazı
kaynaklara göre havacı bir subay olduğu söylenen kişinin Genelkurmay Başkanlığı
önünde gazetecilere sarı zarf içinde operasyon ile ilgili bilgi dağıtması
tartışmalara yol açmıştır.

Atabeyler ile ilgili olarak o zaman Sabah gazetesinden Metehan Demir’e açıklama
yapan bir Genelkurmay Başkanlığı yetkilisi, konu ile ilgili olarak Özel
Kuvvetler bünyesinde soruşturma açıldığını söylemiştir. Yetkili, Özel
Kuvvetlerin, terör ve işgal senaryolarına karşı, kırsal ve  kentsel
alanlarda tatbikat/eğitim yapan Özel Kuvvetlere bağlı güçlerin olduğunu,
Atabeylerin de böyle gruplardan birisi olduğunu eklemiş ve Karacabey, Kayıboyu,
Otağ, Alparslan gibi başka grupların da olduğunu söylemiştir.

Genelkurmay yetkilisi, Atabeyler grubu üyelerinin “eğitim sırasında verilen
malzemelerin hepsini kullanmamış, evlerine götürmüş olabilirler. Eğitim
sırasında ajandalarında tuttukları notları ise hemen imha etmeleri gerekiyordu,
ama imha edilmemiş: Eğitim amaçlı bir kroki ve şifreler yanlış anlaşılıyor.
Olay bundan ibaret” şeklinde bir izahta bulunmuştur. 210 Haftalık dergisinde
olayı inceleyen Ali Kemal Erdem de Atabeylerin tatbikat yapan bir Özel
Kuvvetler hücresi olduğunu, bu operasyondan sonra, başka operasyonlar
olabileceği endişesi ile Özel Kuvvetlerin şehirlerdeki diğer hücrelerini 
kışlalara geri çektiklerini açıklamıştır.

Sauna, Atabeyler ve Küre operasyonları sırasında da bir kısım  basın
organı, bu örgütlenmelerin amacının AKP hükümetine karşı bir askerî darbe
örgütlenmesi olduğu konusu üzerinde durarak, kamuoyunda AKP hükümetine karşı
bir darbe tezgahlandığına dair genel bir kanaat oluşturmaya çalışmıştır. Ancak,
AKP yandaşı basında çıkarılan bütün gürültüye ve Ümraniye Soruşturması ile
yukarıda anılan soruşturmalar arasında kurulmaya çalışılan bağa rağmen,
unutturulmaya çalışılan husus, bu soruşturmalardan dolayı tutuklu hiç kimsenin
olmadığı olmuştur.

Şimdi 2006’dan bugüne gelelim. Aradan koskoca bir altı sene geçti. 18 Temmuz
2012 tarihli Milliyet gazetesinin 20. Sayfasında büyük bir manşet: “ÖYM’den
Atabeyler Davasında Sürpriz: Özel yetkili Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesi,
Ergenekon ve benzeri davaların ilki olarak kabul edilen Atabeyler davasında, 9
asker hakkında hükümeti yıkmaya teşebbüs suçundan beraat kararı verdi.” Davadan
çıkan ceza sadece bir sanık için izinsiz patlayıcı madde taşımaktan dört yıl,
diğer üç sanık için ise 2 yıl, 6 ay. Bunlarda adli para cezasına dönüştürüldü.

Önce İstanbul ÖYM’de casusluk ve fuhuş davasında casusluk ve fuhuş çıkmadı
beraat geldi. Şimdi Ankara ÖYM’de hükümeti devirme davasından beraat çıktı. Bu
davalarla ile ilgili olarak yargısız infazlar yapan, Türk subaylarına, Yunan,
Rum, Ermeni subaylarına duymadıkları kini duyan ve kusan kalem erbabına
söyleyeceğimiz bir tek şey var. Kul hakkı.


Kaynak Yeniçağ: Ergenekon Operasyonun başlangıcı Atabeyler – Ümit ÖZDAĞ