Aliya İzzetbegoviç kimdir ??? İşte Aliya İzzetbegoviç’in
hayatı
ÖZEL BÜRO GRUBU ekibi olarak bu büyük devlet adamı
ve kahramanı minnet, saygı, sevgi ve özlem ile anıyor, Tanrı’dan rahmet
diliyoruz.
Aliya İzzetbegoviç vefatının 16. yıldönümünde
başta Bosna Hersek olmak üzere dünyanın dört bir yanında sevenleri tarafından
anılıyor. Bosnalı Müslüman Boşnakların lideri ve Bosna Hersek eski
Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç, halkı için gösterdiği fedakarlıklarla
hafızalara kazınmıştı.
Bosnalı Müslüman Boşnakların lideri ve Bosna
Hersek’in eski Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç vefatının 16. yııl dönümünde,
başta Boşnak toplumu olmak üzere sevenleri tarafından anılıyor. Sadece Bosnalı
Müslümanlar için verdiği mücadele değil eserleriyle de hafızalara kazınan
Aliyan İzzetbegoviç ile ilgili detayları haberimizde derledik. İşte, Aliya
İzzetbegoviç ile ilgili merak edilenler…
ALİYA İZZETBEGOVİÇ KİMDİR?
Aliya, Mustafa ve Hiba çiftinin beş çocuğundan
biri olarak 8 Ağustos 1925’te Bosna Hersek’in Bosanski Samac şehrinde doğdu.
Henüz 3 yaşındayken ailesiyle Saraybosna’ya
taşınan ve eğitimini burada sürdüren Aliya, daha gençlik yıllarında ülkedeki
Müslüman nüfusa yönelik ayrımcılığa baş kaldıran isimler arasında yer aldı.
İkinci Dünya Savaşı sürerken, Hırvatistan’daki
faşist Ustaşa rejimi Bosna Hersek’i ilhak ederek burada Bağımsız Hırvatistan
Devleti (NDH) kurdu. Ülkedeki Müslümanlar Hırvat ilan edilirken, Yahudi, Sırp
ve Romanlar büyük zulümlere maruz kaldı. Müslüman olan Boşnaklar ve rejimle
aynı fikirde olmayan Hırvatlar da bu zulümden nasibini aldı.
Diğer yandan, ırkçı Sırpların oluşturduğu Çetnik
hareketi de etkin olduğu bölgelerde Müslüman Boşnaklar’ı katletmeye başladı.
Çetniklerin ana hedefi, Sırp olmayan tüm milletleri bölgeden tamamen
temizlemekti.
1946’DA TUTUKLANDI
Aliya, Yugoslavya Krallığı döneminde, temel
hedefi ülkedeki Müslüman Boşnakları dini ve milli konularda bilinçlendirmek
olan “Genç Müslümanlar” isimli oluşumun öne çıkan isimleri arasında
yer aldı. Bu oluşum, Müslümanların ülkedeki diğer etnik ve dini gruplarla eşit
haklar elde etmesini amaçlıyor, aynı zamanda Çetnik ve Ustaşa’ların yıktığı
Müslüman evleri ve camilerin yeniden inşası için çalışıyordu.
Savaşın akabinde kurulan Yugoslavya Federal Halk
Cumhuriyeti, faşizme galip gelse de dini ve milli konularda Müslüman
Boşnakların sorunlarına çözüm olmadı. Aralarında Aliya’nın da bulunduğu
“Genç Müslümanlar” teşkilatının bazı üyeleri, “din bilincinin
uyandırılması” yönündeki faaliyetleri nedeniyle 1946’da tutuklandı.
Aliya, 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
MÜCADELESİ HEP DEVAM ETTİ
Cezaevinden çıktıktan sonra önce ziraat
fakültesine kaydolan Aliya, 2 yıl sonra ise hukuk fakültesini geçti ve buradan
mezun oldu.
Halida ile 1949’da dünya evine giren Aliya’nın
Leyla, Sabina ve Bakir adlarında üç çocuğu oldu.
Marksist-Leninist görüşlere sahip Josip Broz
Tito liderliğindeki Yugoslavya’da da insan hakları için mücadelesini sürdüren
Aliya, “Preporod”, “Takvim” ve “Glasnik” gibi
gazete ve mecmualarda kimliğini ifşa etmeden yazılar yazdı. Aliya yazılarını,
çocuklarının baş harflerinden oluşan “LSB” mahlası ile yayınladı.
İslam dünyasının içinde bulunduğu durumla da
yakından ilgilenen Aliya, 1960’larda yazmaya başladığı “İslam
Deklarasyonu” isimli eserini 1970’te yayınlandı.
İKİNCİ HAPİS DÖNEMİ
Tito’nun 1980’de ölmesiyle Yugoslavya’da aşırı
milliyetçi söylemler yeniden sahneye çıktı. O yıllarda ceza kanununa
“ifade suçu” da eklendi.
Aliya İzetbegoviç, yazdığı “Doğu ve Batı
Arasında İslam” isimli eseri yayınlanmadan hemen önce, 1983’de
beraberindeki 12 Müslüman aydınla tutuklandı.
“Saraybosna Süreci” olarak
adlandırılan dava başladı.
Aliya ve diğer Müslüman aydınlar, ifade suçundan
ve organize örgüt kurarak düşmanca faaliyette bulunmaktan suçlu bulundu.
Aliya’nın mahkumiyet kararı, “İslam Deklarasyonu” isimli kitabındaki
ifadelerine dayandırıldı.
Aliya, 14 yıl hapse mahkum edildi.
Hapiste geçirdiği dönemde de yazmaya devam eden
Aliya, “Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar:1983-1988” isimli eserini
burada kaleme aldı.
Aliya, 1988’de afla serbest kaldı.
Aliya İzetbegoviç, 1990’da kurulan ve bugün de
Bosna Hersek’teki Boşnakların en büyük partisi konumundaki Demokratik Eylem
Partisinin (SDA) ilk genel başkanı seçildi. SDA, ilk çok partili seçimde ülkede
en çok oyu alırken, Aliya da Yugoslavya’daki 6 sosyalist cumhuriyetten biri
olan Bosna Hersek’in başkanı oldu.
BOSNA SAVAŞI
Yugoslavya, 1990’ların başında dağılmaya
başladı.
Yugoslav Halk Ordusu (JNA) 1991’de Slovenya’da
çatışmaları provoke ederken, kısa bir zaman sonra Hırvatistan’da da çatışmalar
başladı. Çatışmalar, 1991’de Bosna Hersek’in Ravno ve Popovo köylerine de
sıçradı.
Yugoslavya’nın dağılma sürecine girmesiyle Bosna
Hersek’te de bağımsızlık meselesi gündeme geldi.
Daha sonra Bosna’daki savaştaki suçlarından
dolayı müebbet hapse mahkum edilecek olan Bosnalı Sırp siyasetçi Radovan
Karadzic, bağımsızlık fikrine karşı çıkarken, savaş durumunda Bosnalı
Müslümanların yok olacağını savunuyordu.
Bağımsızlık referandumu 29 Şubat-1 Mart 1992’de
yapıldı.
Bosnalı Sırpların büyük çoğunluğunun boykot
ettiği referanduma katılanların yüzde 99,7’si bağımsız Bosna Hersek’e
“evet” dedi.
Referandumun ardından JNA ve silahlandırdığı
paramiliter Sırp gruplar, Bosna Hersek’in farklı şehirlerinde saldırılara
başladı.
Aliya, tüm Bosnalıları bu saldırılara karşı
koymaya çağırıyor, Boşnaklar Aliya’nın liderliğinde çetin bir mücadele
veriyordu.
Sırp paramiliter gruplar, kadın ve çocuklar
dahil sivillere yönelik büyük katliamlar yapıyordu. İnsanlar evlerinden
sürülüyor, kadınlara tecavüz ediliyor, İslam’a dair ne varsa yok ediliyor,
toplama kamplarında insanlara akıl almaz işkenceler yapılıyordu.
Ülkenin bağımsızlığını savunanlar, kuzeyde ve
doğuda Sırplara karşı savaşırken, güneyde ve batıda ise Hırvatlarla çetin bir
mücadele veriyordu.
Sırp güçleri tarafından 3,5 yıl kuşatma altında
tutulan başkent Saraybosna’nın yanı sıra Prijedor, Bijelina, Zvornik, Visegrad,
Srebrenitsa, Foça gibi birçok şehirde büyük katliamlar, soykırımlar yaşandı.
İLK CUMHURBAŞKANI OLDU
Dayton Barış Anlaşması ile 1995’te sona eren
savaşın bilançosu çok ağır oldu. Savaşta 200 bine yakın insan öldü, 1 milyondan
fazla insan evini terk etti.
İzetbegoviç, silahları sustursa da ülkeye
karmaşık bir siyasi yapı getiren Dayton’a ilişkin, “Bu adil bir barış
değil, ancak savaşın sürmesinden daha iyidir.” ifadelerini kullanmıştı.
Anlaşma ile Bosna Hersek iki entite (Bosna Hersek
Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti) ile Brçko Özerk Bölgesi’ne ayrıldı. Bosna
Hersek Federasyonu da 10 kantondan oluşacaktı.
Savaşın ardından yapılan ilk seçimde, Aliya
İzetbegoviç “bağımsız” Bosna Hersek’in ilk cumhurbaşkanı ve daha
sonra da Devlet Başkanlığı Konseyi’nin ilk başkanı oldu.
2003’TE VEFAT ETTİ
Aliya, 2000’de sağlık sorunları nedeniyle Devlet
Başkanlığı Konseyi’ndeki görevinden istifa ederken, partisinin 2001’deki
kongresinde de genel başkanlığa aday olmayacağını açıkladı.
Bosna Hersek halkına uluslararası arenada
tanınan, bağımsız ve egemen bir devlet bırakan Aliya İzetbegoviç, 19 Ekim
2003’te başkent Saraybosna’da vefat etti.
Aliya’nın ölmeden önce son görüştüğü devlet
adamı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu.
Cenazesine farklı ülkelerden 150 binden fazla
insanın katıldığı Boşnak lider, vefatından önce “şehitlerin arasında
mütevazi bir mezara defnedilmek istediğini” vasiyet etmesi üzerine
Saraybosna’daki Kovaçi Şehitliği’ne defnedildi.
Bilge kişiliğiyle de tanınan Aliya, ardında
“Doğu ve Batı Arasında İslam”, “İslam Deklarasyonu”,
“Özgürlüğe Kaçışım”, “Tarihe Tanıklığım” ve “Köle
Olmayacağız” gibi eserler bıraktı.
TÜRKLERE VE TÜRKİYE’YE YAZDIĞI MEKTUP
ALİYA İZZETBEGOVİÇ BELGESELİ