“Manyak mısın, ne diyorsun”
Ankara’da devam eden
Genelkurmay çatı davasında dönemin İstihbarat Başkanı eski Korgeneral Mustafa
Özsoy savunma yaptı. Duruşmada “ahirette hesaplaşma” çağrısı yapıldı.
Mahkeme Başkanı tepki gösterdi.
Ankara’da devam eden
Genelkurmay çatı davasında dönemin İstihbarat Başkanı eski Korgeneral Mustafa
Özsoy savunma yaptı. 6 Temmuz’da izne ayrıldığını belirten Özsoy, 15 Temmuz’da
önce hiçbir astlık üstlük ilişkisi bulunmayan eski Tuğgeneral Ahmet Bican
Kıriker, ardından Tümgeneral İshak Ceylan olduğunu değerlendirdiği kişinin
arayıp, “Ankara’ya
dönseniz iyi olur” dediklerini söyledi. Bunun üzerine şahsıyla
ilgili bir gelişme yaşandığı kuşkusuna düşüp, karargahı aradığını anlatan Özsoy
şöyle devam etti:
“38 yıllık mesleki
tecrübem ve istihbaratçılığım nedeniyle kendiliğimden Ankara’ya dönmeye ve
cumartesi mesaiye başlamaya karar verdim. Biletimi geç saate değiştirttim. Bu
arada Tuğgeneral Bican’ı bir daha arayıp, ‘bak
Ankara’ya geliyorum, bir şey var mı?’ dedim. ‘Yok’ dedi. Darbeci, FETÖ’cü olsam daha erken
gelirdim. Darbe 3’teymiş, öne alınmış. Yemin ediyorum, Allah şahittir haberim
yok. 23.30 gibi Esenboğa’ya indim. Sivil bir Albay karşıladı, ‘komutanım darbe oldu’ dedi. ‘Manyak mısın, ne diyorsun?’ diye tepki
gösterdim. Giriş çıkışların kapalı olduğunu söyledi. İçişleri Bakanı’nın da
orada olduğunu öğrenince görüşmek istedim, ayrıldığı söylendi. Bu arada uçaktan
indiğim esnada telefonum çaldı, Genelkurmay Başkanı Özel Kalem yazıyordu.
Komutan arıyor diye hemen açtım. Ramazan Gözel’di. ‘Neredesiniz?’ diye sordu. Havaalanında
olduğumu söyleyince Mehmet Partigöç’le temasa geçmemi istedi. Kabul etmedim,
kapattı. Tuzağa düşürüldüğümü anladım. Beni Ankara’ya çağırıp, tuzak
kuranlardan şikayetçiyim ve lanetliyorum.”
Özsoy, o gece hangi komutanları aradığını ve kimlerle görüşüp,
görüşemediğini anlatırken de, “Zekai Aksakallı’yı aradım, ama görüşemedim.
Lakin Aksakallı ifadesinde benimle görüştüğünü ve aramızda husumet olduğunu
söylemiş. Kesinlikle görüşme olmadı, Allah şahittir. Aramızda husumet olduğunu
da ifadesinden öğrendim. HTS kayıtlarımıza bakılsın. Adımı kullanıp,
Aksakallı’yı arayan biri olabilir, bu da tespit edilsin” dedi.
Çapraz sorgusunda Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, önceki ifadelerinde
Bican Kıriker ve İshak Ceylan’ın aradığından bahsetmediğini vurgulayıp, “Bir olay olsa Genelkurmay 2. Başkanı veya özel kalemi
arardı. Biz de devlette çalışıyoruz” dedikten sonra
atama listesinde Başbakanlık Müsteşarı gözükmesinin sebebini sordu. Özsoy, “Bana zarar vermek için yazmışlardır“
karşılığını verdi.
“SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA DARBE VALLAHİ AKLIMIN KÖŞESİNDEN GEÇMEZ”
Başkan Dik’in darbenin içinde olacağını tahmin etmeyip, kendisini
şok edenleri sorması üzerine de Özsoy, Sinan Sürer ve Ramazan Gözel’in adını
verdi.
Erdoğan’ın Avukatı Hüseyin Aydın’ın, “Arayan kişilerin sizi tuzağa düşürmesi için bir sebep var
mı?” şeklindeki sorusu üzerine darbeci, FETÖ’cü
olmadığını tekrarlayan Özsoy, “Sayın
Cumhurbaşkanımıza darbe vallahi aklımın köşesinden geçmez“
dedi.
Birtakım mağdur müştekiler
Avukatı Ömer Oğur da intihar eden üsteğmen Nazlıgül Taştan’ın dosyasını sordu.
Özsoy yapılan tahkikatı anlatırken, Başkan Dik, “Bizi
hiç ilgilendiren bir husus değil. Cevap vermeni istemiyorum. İşimiz gücümüz
var” diye müdahale etti. Saat 12.20’de duruşmaya
öğlen arası verildi.
Duruşmanın öğleden sonraki
bölümünde Mustafa Özsoy’un çapraz sorgusuna devam edildi. Özsoy’un suçladığı
isimlerden sanık Ahmet Bican Kıriker, “Koskoca
korgeneralsiniz. Niye bir tuğgeneralin lafı ile sorgusuz sualsiz Ankara’ya
geliyorsunuz? Niye sıralı amirlerinizi aramak aklınıza gelmedi?“
sorusunu yöneltti. Özsoy, “Sadece senin aramanla gitmedim” dedi.
“ÖNCE BU DÜNYADA HESAPLAŞIN”
Özsoy, Kıriker’in diğer
sorularına, “Beni
tuzağa düşürdünüz, Allah biliyor. Sana cevap vermiyorum” diye
tepki gösterdi. Sanıklar birbirlerini, “Öteki
dünyada hesaplaşma” çağrısı yapınca Başkan Dik, “Önce bu dünyada hesaplaşın” dedi.
Mustafa Özsoy’dan sonra savunma yapan eski proje subayı Mustafa
Duygulu o akşam Çakmak salonunda yapılan toplantının örgüt toplantısı değil
mutat YAŞ provası olduğunu söyledi. Şube Müdürü Cemil Turhan’ın kendisine bir
CD verip, mesajları göndermesini emrettiğini, ancak mesaj çekmeyi bilmediği
için bunu şubede bırakıp, muhabere merkezine gittiğini ancak kimseyi
bulamadığını anlatıp, “Mesajın çekildiği iddia edilen saatlerde mesajın
çekildiği yerde olmadığım görüntülerle ortadadır” dedi.
“BYLOCK OLDUĞUNU CEZAEVİNDE ÖĞRENDİM”
Duygulu’nun çapraz sorgusunda
Başbakanlık Avukatı Süleyman Ayhan, “Aslında
size soru sormayacaktım, ama alınırsınız diye soruyorum” deyince,
Duygulu, “Buyurun
hatırınız kalmasın” karşılığını verdi. Avukat Ayhan,
mesajları Cemil Turhan, Hüseyin Ömür, Kenan Şimşek veya kendisinin çekmiş
olabileceğini vurgulayıp, kimin çektiğini sordu. Duygulu, “Belki güvercinler götürdü. Bilirkişi raporunda da görülüyor, ben
çekmedim. Çeken varsa da o çekeni ben görmedim” karşılığını
verdi. Duygulu bir başka soru üzerine Nisan-Mayıs ayından
itibaren Devlet Denetleme Kurumu Başkanı ile İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Okan
Bato’dan “Fetö’cülerin” listesinin geldiğini, ayrıca özel iletişim
ağı listesinin geldiğini belirtip, şöyle konuştu:
“Bu geldiğinde ne olduğunu sorduk. ‘WhatsApp gibi bir şey’ dediler. Bunun ByLock
olduğunu cezaevinde öğrendim. Zaten o listedekilerin çoğu daha sonra ByLock’tan
tutuklandı.”
Duygulu bir başka soru üzerine de şunları
anlattı:
“Bize gelen listeleri kuvvetlere gönderdik. Kuvvet
komutanları bazı isimlerin yanına, ‘ben bu
kişiyi tanıyorum, kefilim’ yazıp, yanına imza attı veya
işaretledi. Sadece Deniz Kuvvetleri Komutanı, ‘Ben
Genelkurmay Başkanı ile görüşeceğim’ deyip, liste
vermedi.”
“SAFLIĞINI SİZ ANLAYIN”
Genelkurmay’a giren vatandaşlara ateş etmekle suçlanan eski uzman
çavuş Mustafa Mengi kimseye ateş etmediğini söyleyince izleyiciler arasında
bulunan Temel Gül, “Ben
oradaydım. Bununla yanındaki astsubay yaylım ateşine tuttu” diye
bağırdı. Mengi, yanındakinin astsubay değil manga komutanı Mahmut Doğan
olduğunu ve ateş etmeyip, vatandaşları ikna etmeye çalıştıklarını öne sürdü.
Temel Gül ise kendilerinin onları ikna etmeye çalıştığını söyledi. Başkan Dik,
darbeci olarak kimi gördüğünü sorunca da Mengi, “Başkanım,
bunu da uzman çavuşa sorma” karşılığını
verdi.
Manga’nın Avukatı Fatma çiftlik ise müvekkilinin 3.5 aylık uzman
çavuş olduğunu ve amirleri tarafından kandırıldığını belirterek, “Avukatı olduğumun farkında bile değil, bana teyze diye hitap
ediyor. Saflığını siz anlayın” dedi.
Son olarak eski teğmen Mustafa Temir savunmasını yaptı ve saat
18.55’te bugünkü celse sona erdi.