ÖZEL BÜRO
NOTU : BU
HABER DOĞRU İSE BİZCE İSTİHBARAT KURUMLARIMIZ BU SEFER EN YAPILMASI GEREKENİ
YAPIYOR DEMEKTİR. ÇÜNKÜ CEMAAT VE TARİKATLERİN SERBEST BIRAKILMASININ
SONUÇLARINI DAHA ÖNCE GÖRDÜK. ÜLKEYE NE KADAR ZARAR VERDİKLERİ HEPİMİZİN
MALUMU. GERÇİ HABERİ VEREN RİSALE HABER MERKEZİ BUNUN DOĞRU OLMADIĞINI SAVUNUYOR. OYSA KAZIN AYAĞI ÖYLE
DEĞİL. SADECE FETÖ ÖRGÜTÜ ÖRNEĞİ BİLE BU CEMAAT VE TARİKATLERİN BU ÜLKEYE
VERDİĞİ ZARARI GÖSTERMESİ AÇISINDAN EN SOMUT ÖRNEKTİR. Kİ BUNUN GİBİ TÜRKİYE’DE
ONLARCA CEMAAT VE TARİKAT VAR. HEPSİ PSİLİK YUVASI, HEPSİ ÇAĞDAŞ YAŞAMI VE
LAİKLİĞİ HEDEF ALAN, KADINI META OLARAK GÖREN, ÇOCUKLARA YAPILAN TACİZLERİN
ÇIKIŞ NOKTASI OLAN ÇAMUR DERYALARI. ATATÜRK EĞER YAŞASAYDI SADECE BUNLAR İÇİN
İDAMI YASAL KILARDI. ÇÜNKÜ HEPSİ İDAMLIK. BURALARDA YETİŞEN GENÇLERİN TAMAMI
RADİKALLEŞİP HAYALİ BİR CİHAT ARZUSU İLE RADİKAL İSLAMCI ÖRGÜTLERİN TETİKÇİSİ
OLUYOR. BİZ BU YAŞIMIZA GELDİK DAHA BU CEMAAT VE TARİKATLERDEN TOPLUM İÇİN
YARARLI BİR PROJE, TASARI, İLİM ADAMI ÇIKTIĞINI GÖRMEDİK. VARSA YOKSA
GERİCİLİK, FESAT. ALLAH BUNLARI İSLAH ETSİN.
Akif Beki : Cemaat ve
tarikatlar gizlice fişleniyor mu ???
üzerinden dolaşan bir rapora tepki gösterdi
Risale Haber-Haber Merkezi
Karar’daki yazısında “Skandal bir rapor ulaştı
elime” diyen Akif Beki, “Üzerinde ‘gizli’ ibaresi taşıyor. Cemaat ve
tarikatlarla dini yapı ve şahsiyetleri tek tek ele alan, haklarında ayrıntılı
bilgi toplayan bir değerlendirme... SETA’nın ‘uluslararası
medyanın uzantıları’ raporundan tek metodolojik farkı, gizlilik içermesi.
İstihbarat fişlerinden tek farkı da bilgilerin sadece açık kaynaklardan
toplanması. Neden ve Diyanet’in işi mi?” şeklinde yazdı.
15
Temmuz ihanetinden sonra FETÖ’yle mücadelede Diyanet’in rolünün önem kazandığını, yeni FETÖ’lerin çıkmaması için
hurafe ve batıl inançlarla mücadele edilmesinin şart olduğunu ifade eden Beki,
Diyanet’in bu amaçla cemaat ve tarikat liderleriyle toplantılar düzenledini,
bağımsız vaiz ve ilahiyatçılarla görüştüğünü hatırlattı.
Benzeri rapor ve çalışmaların daha önce
şeffaf yürütüldüğünü, kişilere değil zihniyetlere odaklnadığını, kamuoyuna
açıklandığına dikkat çeken Beki, “Dini
yapıların faaliyetlerinde şeffaflık ve denetim sağlama amacına uygun olan da
buydu zaten” dedi.
Şimdi bu gizlilik niye? Amaca ve iddianıza
ters değil mi?
Eline geçen rapora tepki gösteren Beki,
yazısını şöyle sürdürdü:
“Allah ile aldatan
hoca kılıklı sahtekar ve düzenbazlara karşı halkı uyandırma
gayesiyle hareket ediyorsanız… Kayıt dışı dini yapılanmalara yasal statü
tanıyarak şeffaflık getirme ve kanuni denetim altına alma formüllerini
tartışıyor ve savunuyorsanız… Şimdi bu gizlilik niye? Amaca ve iddianıza ters
değil mi?
Dini örgütlenmeleri ve faaliyetlerini,
sadece yasallık ve amaca uygunluk açısından denetlemekse tabii niyetiniz. Ama
eğer aklınızdan, eliniz değmişken resmi din yorumunuza uygunluk açısından
itikat, inanç ve anlayış farklılıklarını da denetlemek geçiyorsa… Hele resmi
görüşünüze aykırı yorumları sınıflandırmak, ‘sakıncalı’ bulunanları belirlemek
ve polisiye tedbirlerle tasfiye yolları aramaksa başka. O zaman değişir,
bulguları gizlice raporlama nedeniniz bir anlama kavuşur. Fakat bu düpedüz cemaat, tarikat ve
ilahiyatçıları fişlemeye girmez mi?
Fakat bu, Diyanet’i dini yorumlama
hakkının tek yetkilisi, birey ve grupların itikatta sicil ve zaptiye amiri gibi
konumlandırmaz mı? Kutsal
üzerinde devlet gücüyle ‘doğruluk’ tekeli kurmaya, inanç ve itikat özgürlüğünü
kolluk zoruyla baskı altına almaya varmaz mı?
Öyleyse… FETÖ ve benzerleriyle
mücadelede Diyanet’ten beklenen katkı bu değildi. Bilerek, kötüye kullanma
pahasına fırsatçılıktan kaynaklanmıyorsa eğer, bilinçsiz bir işgüzarlıktır. O
da görev yanlış anlaşılmış ya da epey karıştırılmış demektir.
‘İstihbarat devleti’ kafasını AK Parti
değiştirmişti
“Devlet karar verdi, milli ve yerli
cemaatlere dokunulmayacak ama gayri milliler temizlenecek, mis gibi olacak” çığırtkanlıkları, Diyanet’i
yanıltmıyordur umarım.
Din tüccarlarına karşı fikren, istismar
zeminini ellerinden almak için mücadele yürütmek ayrı. Kanunen suç sayılan bir
fiile bulaşmadıkça dini yapılara tasfiye operasyonu için şartları hazırlamak
apayrı şeyler.
İster
cemaat ve tarikatlara müdahale ister neşter vurmak deyin, ‘milli güvenliğe tehdit oluşturuyorlar’ gibi afaki gerekçelerle
meşrulaştırılamaz. Suçla mücadele kılıfına sokularak fişlemeye konu yapılamaz.
Gizem ve gizlilik örtüsü altına saklanamaz.
Devlete, dini hayatı kendine göre
şekillendirme, uygun görmediklerini tasfiye hakkı tanınamaz.
Zararlı,
gerici ve irticai hareketlerle, iç tehdit ve düşmanla savaş tanımlarına dayanan
‘istihbarat devleti’ kafasını AK Parti değiştirmişti.
Kırmızı Kitap’larla, gizli anayasalarla
toplumu yönetmeye geri dönülmeyecekse, yol yakınken bu sakatlıktan dönülsün.
Etiketler : Cemaat, Diyanet, tarikat, Akif Beki, fişleme, rapor