İtirafçı olan militanlardan Y.M Suriye’de çatıştıkları
dönemde Amerika ve
Kanadalı askerlerden yakın destek aldıklarını söyleyerek ‘İHA uçurarak bize
anlık bilgi verirlerdi. Yaralılarımızı da tedavi ederlerdi’ dedi. Yaralandıktan
sonra ‘Bahoz Erdal’ kod adlı üst düzey PKK yöneticisinin ekibine dahil
edildiğini anlatan Y.M, Erdal’ın ‘Rümeylan’ denilen ve sıkı güvenlik
tedbirleriyle korunan yerde saklandığını söyledi.

İTİRAFÇI
OLDULAR

Terör örgütü PKK’ya katıldıktan sonra Suriye’ye giderek YPG grupları içinde yer alan üç
militan, örgütten kaçmaya karar verince Türkiye’deki aileleriyle temasa geçti.
Örgüt içindeki arkadaşlarının yardımıyla örgütten kaçan üç kız, MİT‘in operasyonuyla
Suriye’den Türkiye’ye getirildi. Kilis Emniyet Müdürlüğü’nün TEM şubesinde
ifadeleri alınan üç kız örgüte nasıl katıldıklarını, neler yaptıklarını ve niye
pişman olduklarını detaylıca anlattı.

‘ABD’LİLERDEN İHA YARDIMI’

Bu üç kızdan biri olan 24
yaşındaki Y.M, lisedeyken PKK’ya katıldığını belirterek daha sonra Suriye’ye
gittiğini söyledi ve şunları anlattı:

‘Mayıs 2016’da Minbiç
hamlesinin başlaması üzerine Minbiç bölgesine ABD askerleri ile birlikte
hareket ettik. ABD askerleri keşif amaçlı İHA uçurarak bize anlık bilgi
verirlerdi. Silah ve mühimmatlarımızı da onlar temin ederdi. Yaralanan örgüt
mensupları ABD’nin kurduğu seyyar konteyner hastanelerde tedavi edilirdi.
Neredeyse çoğu taburda 3 veya 5 Amerikalı, Kanadalı veya İngiliz bulunur.
Yaklaşık 2 ay süren Minbiç hamlesi sürecinde girdiğim çatışmalarda sırtımdan ve
ayağımdan yaralandım. Bana ilk müdahaleyi ABD’nin kurduğu hastanede kadın bir
doktor yaptı. Daha sonra 1 hafta Kobani hastanesinde tedavi gördüm’

ÖRGÜT YÖNETİCİLERİNİN YERİ

‘2 ay tedavi gördüm. Akabinde
Suriye genel sorumlularının yanında bir aylığına görevlendirildim. Genel
sorumlulardan kastım Şahin Çilo, Bahoz Erdal, Nalin Muş, Ruken Jirki ve Tolin
(Özel Kuvvetler Sorumlu) adlı örgüt yöneticileridir. Ben bu şahısların
bulundukları yerlerde birçok kez oldum. Yaralanmamdan dolayı bir nevi pasif
görev yaptım. Bu şahıslar sürekli toplantılar düzenlerdi. Biz dışarda onları
beklerdik. Bu yöneticiler Kamışlı’da Gıre Moza bölgesinde kalırlardı. Haseke
şehrinde görsem çıkarabileceğim bir evde ve ‘Rümeylan’ denilen sıkı güvenlik
taburlarının olduğu, görsem bulabileceğim yerlerde kalırlardı’ diye konuştu.