TERÖRİSTLERİN KİŞİSEL
ÖZELLİKLERİ ve ELEMAN KAZANMA YÖNTEMLERİ
Yalın anlamı ile terörist, terör faaliyetinde bulunan kişidir.
Teröristler kendilerini toplumun kurtarıcısı birer adsız kahraman olarak
görmektedirler.
Aslında bir anarşist olan Michael Bakunin ve öğrencisi Nechayev,
ideal bir teröristi şöyle tanımlamaktadır: “İdeal terörist, yasal düzen ve medeni dünyanın tüm yasal, manevi ve diğer kurumları ile ilişkisini kesen kişidir… Yalnızca bir tek bilim tanır: Yok etmek”
Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere teröristler, maddi manevi, bütün
kurumlar ile ilişkilerini kesmekte, feodal ilişki olarak tanımladıkları bu tür
ilişkileri faaliyetlerini yürütmede bir engel ve zaaf olarak kabul
etmektedirler. Bu çerçevede örgüt mensupları arasında duygusal yakınlaşmalar
bile yasaklanmakta ve cezalandırılmaktadır. Örneğin KADEK terör örgütünde
erkeklerle kızların duygusal ilişkiye girmeleri çok ağır bir suç olarak kabul
edilmekte, bu tür ilişki içinde bulunanlar yargılanarak idamlara kadar varan
cezalara çarptırılmaktadırlar.
Rus anarşizminin babası denilen Bakunin “Bir teröristin tek bir gayesi olmalıdır, acımasız imha!.. Bu gayeyi göz önüne alarak, yorulmadan ve soğukkanlılıkla her zaman ölmeye ve buna mani olan herkesi
kendi elleriyle öldürmeye hazır olmalıdır” demiştir.
Teröristin gece ve gündüz tek düşüncesi olması, yani acımasız yok
etmeyi düşünmesi istemi, dönemin en tanınmış belgesi, Devrimci İlmihalinde
ortaya çıkmaktadır. İlmihalde devrimcinin kendine ve başkalarına tutumu ile
ilgili olarak; kişisel eşyası, özel ilgileri, kendine ait kişisel bağlantıları
hatta ismi bile bulunmayan hedef kimse olduğunu belirtmektedir. İlmihalde
devamla;
Devrimci, tek düşünceye,
ihtirasa, ilgiye, devrime kendini vermelidir. Toplumla, toplumun kanunları ve
görenekleri ile ilişkisini kesmiştir; kalıplaşmış düşüncelerden kaçınmalı ve
halkın ne düşündüğünü önemsememelidir, her zaman için işkence ve ölüme hazır
bulunmalıdır. Kendine karşı sert davranışta olan devrimci, sevgiye, dostluğa,
minnettarlığa hatta şerefe bile yer vermeyerek başkalarına karşı da sert
olmalıdır. Sadece erişilmesi kendine zevk, tatmin ve ödül getirecek devrimci
davanın soğuk ihtirasına yer vermelidir. denilmektedir. Teröristlerin örgütsel faaliyet içerisindeki hayat tarzları kişiliklerini de etkilemektedir. Sonuçta
karşımıza duygusal yönleri bastırılmış, saldırgan, toplumun genel yaşayış
tarzına görünüşte uyumlu ancak gerçekte karşı olan, sorunlu bir kişilik
çıkmaktadır. Terör örgütleri, mensuplarının kişiliklerini yeniden şekillendirmeye
çalışmakta, hastalıklı kabul ettikleri toplum içerisinden kazandıkları kişileri
çeşitli teorik eğitimlerden geçirmek suretiyle ideolojileri doğrultusunda yeni
bir kişilik tesisine yönelmektedirler. Kişiliklerin yeniden şekillendirilmesindeki
en önemli noktalardan biri, ferdi kişiliklerin ve duygusallığın ortadan
kaldırılarak tamamen örgütün malı haline gelmiş bir kişiliğin hedeflenmesidir.
Terör örgütü mensuplarının psikolojik yapıları üzerinde yapılan
araştırmaların çoğunda bunların genelde normal insanlar oldukları,
teröristlerin kayda değer hiçbir psikolojik rahatsızlıklarının bulunmadığı
sonucuna da varılmakla birlikte teröristlerde fark edilmesi güç kişilik
bozukluklarının bulunduğu, iç dünyalarının bütün zayıflıklarını, hatalarını ve
dengesizliklerini dışarıya yansıttıkları ortaya konmaktadır.
Teröristlerin profilleri üzerine yapılan araştırmalarda daha çok
gençlerin ve özellikle öğrencilerin terörist örgütlenmeler içerisinde aktif
olarak rol aldığı, şehir kültürünün insanları oldukları ve eğitim seviyesi
yüksek sayılabilecek kişilerden oluştukları, ekonomik açıdan çok düşük gelirli
ailelerden gelmedikleri görülmektedir. Bir çok kişinin sosyal tatminsizlik ve
yalnızlık duygusundan kurtulma ve kendine güçlü bir yer edinme gibi çeşitli nedenlerle
teröre yöneldikleri anlaşılmaktadır.
Hemen bütün teröristlerde kişisel beklentiler önemli rol
oynamaktadır. Özellikle psikolojik bir teşvik olması açısından terör örgütleri
çeşitli unvan ve makamlar vermek suretiyle üyelerinin duygularını tatmin etmekte,
aynı zamanda örgüt içi disiplin de, verilen bu unvan ve rütbeler ile sağlanmaya
çalışılmaktadır.
Teröristler toplumun her kesiminden çıkmakla birlikte en çok
aşağıdaki kategorideki kimseler arasından bulunmaktadır.
1. Yoksul sınıf,
2. Topluma uyamayanlar,
3. Başıboşlar,
4. Azınlıklar,
5. Delikanlı çağındaki gençler,
6. Muhterisler (Aşılamayacak engeller veya sınırsız fırsatlarla
karşı karşıya olanların hepsi),
7. Bir sabit fikrin pençesine düşmüş olanlar,
8. Aciz olanlar (Bedenen veya akli),
9. Aşırı benciller,
10. Gaye yoksunluğundan ötürü bunalım içinde olanlar
11. Suçlular.
Terörist eylemler içerisinde
yer alan insanlar içinde yaşadıkları ve tepki gösterdikleri toplumların birer
fertleridirler. Bu gerçeğin onlara karşı yaklaşımlarda dikkate alınması
gerekir. İnsanları terörizme iten düşünce ve ortamların çok iyi tahlil edilerek
bu konudaki eksikliklerin giderilmesi ve böylece bu insanların topluma tekrar
kazandırılması hedef alınmalıdır. Ancak böyle bir anlayıştır ki terörizmin
ortadan kalkmasına veya terör ortamlarının tekrar oluşmamasına yardımcı
olacaktır.
Erkut Ersoy
İstihbarat Uzmanı