Hasan Oktay : Süleymani Bağdat ABD
elçiliğini basmayacaktın
Kasım Süleymaninin ABD tarafından
öldürülme kararının nasıl verildiğiyle ilgili her geçen gün yeni bir bilgi
ortaya çıkıyor.
The Guardian gazetesi, Cuma günü ABD’nin hava saldırısıyla öldürülen İran
Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Kumandanı Kasım Süleymani’nin suikastının nasıl
gerçekleştiğini yazdı.
Peter Beaumont’un haberine göre Süleymani özel
bir uçak ile Suriye’nin başkenti Şam’dan Bağdat’a gitti. Süleymani, genelde
olduğu gibi havalimanındaki formalitelerden kaçındı.
Habere göre Süleymani’nin içinde bulunduğu
uçak piste inmeden kısa süre önce radardan kayboldu. Kudüs Gücü komutanını pistte
iki araba karşıladı. Arabaların yanında bekleyenlerden biri Süleymani ile
birlikte ölecek milis komutan Aldülmehdi el Mühendis’di.
ABD’li yetkililere göre Süleymani, Irak’taki İran karşıtı protestolardan endişe
duyduğu için Bağdat’a geldi ve burada Mühendis ile bu konuda konuşacaktı.
İlk arabaya Mühendis ile Süleymani, ikinciye ise korumalar bindi. Arabalar
hızla yola koyuldu, ancak araçların içerisindekiler hareketlerini Pentagon ve
CIA’ye taşıyan bir ABD MQ-9 SİHA’sı tarafından takip edildiklerini bilmiyordu.
Süleymani’nin ziyareti kim ve ya kimler tarafından sızdırıldı.
ABD SİHA’sı, araçların Iraklı
yetkililerden ve diğer yolculardan yeterince uzak olduğundan emin olduktan
sonra iki füzeyle Süleymani ve Mühendis’i taşıyan arabayı vurdu. Hemen ardından
da üçüncü bir füze korumaları taşıyan arabayı vurdu.
Araçlardakilerden hiçbiri kurtulamadı. Kısa süre sonra saldırının Beyaz
Saray’ın emriyle gerçekleştirildiği açıklandı.
Süleymani’nin öldürülme kararı Irak’ın Kerkük kentindeki bir askeri üsse İran
destekli gruplar tarafından düzenlenen ve ABD’li bir sözleşmeli personelin
ölmesine neden olan saldırı sonrası mı alındı yoksa bu basına sunulan bir
şaşırtma yöntemi mi. Kafkassam’dan Kerim Askeri’nin Farsça yayın yapan bir
siteye dayandırarak verdiği haberde bir takas sonucu Kasım Süleymani kurban
edilmiştir.

Asıl merak edilen Trump’ın
bu kararı nasıl aldığıydı. Kerkük’teki üsse düzenlenen saldırı sonrası Trump ve
ABD’li yetkililer bu saldırıya nasıl karşılık vereceklerini belirlemek için
toplantı gerçekleştirdi. Toplantı Trump’ın Noel tatilini geçirdiği Florida’daki
Mar-a Lago golf kulübünde üst düzey ulusal güvenlik danışmanlarının da
katılımıyla gerçekleştirildiği ileri sürülmektedir.
AP’nin aktardığı habere göre söz konusu toplantıda danışmanların Trump’a yaptığı
en göze çarpan öneri, yüzlerce ABD’linin ölümünde sorumlu olan İran Devrim
Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin hedef alınması
oldu. Bu bile Kasım Süleynmani üzerinde bir mutabakatın oluştuğunu
göstermektedir.
Trump, kendisinden önceki ABD başkanlarının kaçındığı bu seçeneğe sıcak baktı
ancak bazı danışmanları Süleymani’nin Kerkük saldırısında sorumluluğu olduğuna
ilişkin kanıt olmadan hedef alınmasının yasal olup olmayacağı konusundaki
endişelerini dile getirdi.
Danışmanlar, bu toplantıyı izleyen günlerde, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo,
Savunma Bakanı Mark Esper ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Robert O’Brien ile
görüşerek konuyla ilgili başka önerilerde bulundu.
Bu önerilerden biri, ABD’li bir sözleşmeli personelin ölümüne neden olan
saldırıyı düzenlemekle suçlanan gruba ait askeri üssün vurulmasını içeriyordu.
Ancak diğer öneriler Trump’a cazip gelmedi ve Süleymani’nin öldürülmesini
öngören teklifi onayladı.
Süleymani’nin Irak’taki ABD’lilere karşı operasyon planladığına ilişkin geçtiğimiz
Perşembe günü istihbarat bilgilerinin gelmesiyle düğmeye basıldı ve aynı gece
Bağdat Havaalanı yakınlarında ABD ordusunun silahlı insansız hava aracı (SİHA)
ile gerçekleştirdiği saldırı ile Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani öldürüldü.
Reuters’a göre Süleymani, Haşdi Şabi Genel Komutan Yardımcısı Ebu Mehdi
el-Mühendis ve diğer güçlü grupların liderlerine ‘İran tarafından sağlanan yeni
gelişmiş silahları kullanarak ülkedeki ABD hedeflerine yönelik saldırıları
yoğunlaştırmaları’ yönündeki kararını bildirdi.
Irak’taki bazı grupların liderleri ve güvenlik kaynaklarına göre İranlı General
Iraklı Şii grupların liderleri ile geçtiğimiz Ekim ayında Dicle Nehri
yakınlarındaki bir villada bir araya geldi.
Toplantıya yakın kaynaklardan öğrenildiğine göre Irak Başbakanı Adil
Abdulmehdi’ye yakın Iraklı politikacı ve yetkililer, “Süleymani’nin ABD
güçlerine saldırma planı, ABD’nin cevap vermesi halinde ABD’ye yönelik
öfkelerin artmasını hedefliyor” dedi.
Trump, İran destekli yüzlerce Iraklının ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’ne saldırı
girişiminin ardından İran’ın ağır bedel ödeyeceğini söylemişti. ABD’ye ait
diplomatik misyon ya da üslerde meydana gelebilecek can kaybı ya da hasardan
İran’ın sorumlu tutulacağını belirtmişti. İşte Kasım Süleymaninin
öldürülmesinin sebeplerini burada aramak gerekir. Bu baskın üzerinde durulması
gereken diplomatik ve uluslararası bir skandal olup İran dünya kamuoyunda bir
anda büyük kayıplara uğradı. Bu baskının Kasım Süleymani tarafından
yaptırıldığı tüm inkârlara rağmen gün gibi ortadaydı. İran bu ciddi kriz
karşısında bir hamle yapmalıydı. Kasım Süleymani sevicileri eski ve yeni İran
hayranı kitleler çok fazla renginizi açık etmeyin bir kaç gün sonra kasım
Süleymaniyi Amerika’ya üst düzey İranlı yetkililerin sattığına hep birlikte şahit
olacağız 2 yıl önce bu günlerde İran’da Sokak gösterileri vardı unuttuk tabi
orada Ali Hameney grubu Hasan Ruhani aleyhine bütçe ve ekonomi üzerinden hem de
Kum ve Meşhet üzerinden mesaj veriyorlardı. Hasan Ruhani taraftarları da
Tahran’dan bizim Kudüs’te Yemende Suriye’de ne işimiz var diye karşılık
veriyorlardı. İran bütçesinin önemli bir kısmı dini liderin kontrolünde Kasım
Süleymaniye aktarılıyordu yani davul Cumhurbaşkanı Hasan Ruhaninin tokmak ise
dini reis Ali Hamaney ve Kasım Süleymaninin elinde idi. Bağdat ABD elçiliği
baskını Hasan Ruhaninin bilgisi dışında gelişti ve eylemi bitirmek için Hasan
Ruhani kesin talimat verdi Kasıma. O da mecburen eylemi bitirtti ve bunun
hesabını Hasan Ruhaniye sorma hazırlığı yaparken şimdiye kadar en az 20 ağır suikasttan
kurtulan Kasım gelişmelerden habersiz adeta kendi ayakları ile ölüme gitti. ABD
haşti şabi komutanı mühendisi öldürüp elçilik baskını işini kapatacaklardı
İranın bu elçilik baskınını lehine çevirebilmek adına Kasım Süleymaniyi satmış
oduğu yönünde görüşler ağırlık kazanmaya başlamıştır. Yani Kasım anlayacağınız
satışa geldi
Trump, Süleymani suikastından bir gün önce Florida’da yaptığı basın
açıklamasında, söylem değiştirerek, İran ile yaşanan gerilimin savaşa dönüşme
ihtimali olup olmadığına ilişkin gelen bir soruya, “Hayır. Ben barışı
seviyorum. İran da barışı herkesten daha fazla istemeli. Dolayısıyla böyle bir
şey olacağını sanmıyorum” diyerek yanıt vermişti. Yani elçilik baskını İran
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhaninin böyle bir manevrası ile belki de Türkiye’nin ikna
etmesi ile Kasım Süleymani satılmış oldu. Yani Kasım Süleymani o elçiliği
basmayacaktı.
Dr Hasan Oktay
Kafkassam Başkanı