SİYASET BİLİMİ & DIŞ POLİTİKA & SİYASİ PARTİLER

AK PARTİ DOSYASI : FETÖCÜ YAYIN ORGANI "AKTİF HABER" BU SEFER DE REİS'İN DAMADI BERAT ALBAYRAK'I HEDEFE KOYDU /// İŞTE HABER !!!!!

Berat Albayrak’ın ‘En aptala göre’ hazırlatıp Youtube’a
yüklediği ahlaksız videolar

KAYNAK : https://www.aktifhaber.com/analiz/berat-albayrakin-en-aptala-gore-hazirlatip-youtubea-yukledigi-ahlaksiz-videolar-h130955.html

Wikileaks’ın deşifre ettiği Berat Albayrak’ın mailleri
arasında Kabataş yalanından beter videolar çıktı. Albayrak’ın talimatıyla
hazırlanmış ve Youtube’a yurt dışından yüklenmiş.


Adem Yavuz Arslan’ın TR724’te yayınlanan
“Brad ve Billy’e iletilsin, Çok Gizli” başlıklı yazısı:



Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı ve Türkiye’nin Hazine ve Maliye Bakanı Berat
Albayrak’ın e-mailleri 2016’nın sonbaharında RedHack tarafından ele geçirilmiş
ve WikiLeaks aracılığı ile yayınlanmıştı. (Meraklısı varsa hepsi şurada: https://wikileaks.org/berats-box)



RedHack’ın hackleyerek ele geçirdiği ve Albayrak’ın Nisan 2003 ile Eylül 2016
tarihlerini kapsayan yaklaşık 60 bin e-maili WikiLeaks’in web sitesinde
yayınlandı.



Söz
konusu isim Erdoğan’ın damadı ve Türkiye’nin bir bakanı (o dönem enerji
bakanıydı) olunca doğal olarak e- mailler sayısız habere konu oldu.



Mesela adı IŞİD ile petrol ticareti yapmakla anılan Powertrans gibi şirketlerle
Albayrak’ın ilişkisine dair yazışmalar manşetlere çıktı. E-maillerde haber
değeri taşıyan çok başlık var. Ancak bu yazının konusu e-mailler değil. Erdoğan
rejiminin Berat Albayrak ve Bilal Erdoğan tarafından koordine edilen ‘ABD
faaliyetleri’ne bakacağız.



Girişte bahsettiğim video da bu örgütlenmenin bir ürünü.



Berat Albayrak’ın kamu hazinesinden fonladığı Pelikan Çetesi’nin (Dönemin
Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na darbe yapan, her türlü kirli işin ardından çıkan
Hilal Kaplan ve çetesi) ardında olduğu biliniyordu.



E-mail detaylarından görüldü ki Berat Albayrak aynı şeyi ABD’de de yapmış.
ABD’de konuşlu ‘adamları’ aracılığı kara propaganda siteleri kurdurmuş.
Videolar, yalan haberler ürettirmiş.



Yazının girişinde bahsettiğim video mesela.



AKP’nin New York ve Washington’daki adamlarından Halil Danışmaz ile Berat
Albayrak arasında geçen yazışmalardan anlaşıldığına göre üretilen kara
propaganda videoları ‘hükümetle ilgisi yokmuş gibi’ davranılarak Şili üzerinden
dolaşıma sokuluyormuş.



Sözkonusu video Kabataş Yalanını devam ettiriyor.



Üstelik ‘camide içki içtiler’ yalanını daha da rezilleştirip ‘camide
çiftleştiler’e kadar götürüyor. Merak eden
https://wikileaks.org/berats-box adresinden bulabilir. Bu ve bunun gibi vahim bir çok olayın ardında ise Berat
ve Serhat Albayrak ile Bilal Erdoğan’ın olması ise işin haber kısmı. Zira konu
artık Berat Albayrak’ın ‘özel hayatı’ olmanın çok ötesinde.



ERDOĞAN’IN PARALEL DEVLETİ



Albayrak’ın e-maillerinde yok yok. Ancak söz konusu videonun izini sürerken
daha çok ‘ABD ile ilgili olanlara’ baktım.



Yazışmalarda görüldüğü kadarıyla Erdoğan rejiminin Berat ve Serhat Albayrak
kardeşler ile Bilal Erdoğan tarafından koordine edilen ‘gayri resmi’ bir
yapılanması var.



Bu arada şu notu da düşmem gerek; Berat Albayrak’ın e-maillerini alıcı gözle
incelediğinizde Türkiye’de gerçek bir ‘paralel devlet’ olduğunu, bunun da
Erdoğan’ın ailesi çevresinde örgütlendiğini görüyorsunuz. Üstelik söz konusu
paralel yapılanma Türkiye ile de sınırlı değil.



Bilindiği gibi son zamanlarda başta Almanya olmak üzere bir çok Avrupa ülkesinde
‘casusluk çetesi’ne benzer yapılanmalar ortaya çıkarılmış ve konu ilgili
ülkelerin yargısına intikal etmişti. Hatta geçtiğimiz günlerde ‘Erdoğan’ın uzun
kolları’ Avrupa medyasına şema olarak da yansıdı.



Benzer bir soruşturmanın ABD’de de açıldığı, Erdoğan’ın New York ve
Washington’da bulunan bazı adamlarının FBI tarafından sorgulandığı e-mail
trafiğinden görülebiliyor. FBI’nın soruşturma başlığı ise hayli ilginç;
‘casusluk’ ve ‘Türkiye adına gayri resmi faaliyetler yürütmek’.



E-Maillerde görüldüğü şekliyle ABD’de yapılan tüm faaliyetler Berat Albayrak ve
Bilal Erdoğan’ın bilgisi, talimatı ve talepleri dahilinde yürütülüyor. Albayrak
ve Erdoğan’ın ABD’deki sağ kolu ise Halil Danışmaz.



Yazının ilerleyen bölümlerinde Berat Albayrak’ın koordinesinde çalışan ‘ABD
yapılanması’na dair detayları başlıklar halinde açacağım. Ancak e-mailleri
inceledikten sonra peşinen şunu söylemek mümkün; Söz konusu e-maillerde yer
alan faaliyetlerin yarısı bile muhatabını uzun yıllar hapiste tutmaya yeter.
Üstelik ABD bürokrasisi ve kamuoyu Berat Albayrak adına Başkan Trump’ın ilk
ulusal güvenlik danışmanı Mike Flynn olayından aşina.



‘BRAD’ VE ‘BİLLY’



Yazışmalardan net olarak görülebileceği gibi Berat Albayrak ve Bilal Erdoğan’ın
başını çektiği ‘ABD yapılanması’nda sıkı bir hiyerarşi var. Adeta resmi bir
istihbarat örgütü gibi ‘rapor’, ‘bilgi notu’ ve ‘gizli-confidential’ başlıklı
yazışmalar üretilmiş.



‘Resmi-istihbari bir jargon’ ile yazışmışlar.



Bu arada muhatapların kendi aralarında ‘kodlama’ yaptıkları ve ‘gizliliğe azami
dikkat’ ettikleri –etme uyarısı yaptıkları görülüyor.



Mesela e-maillere göre ABD’de bulunan Halil Danışmaz ve arkadaşları Berat
Albayrak’tan bahsederken ‘Brad’ diyorlar. Bilal Erdoğan için ise ‘Billy’ kod
adı kullanılmış. İlginç noktalardan birisi de Berat Albayrak’ın kendisine gelen
e-maillerdeki önemli konuları mutlaka Serhat Albayrak’a iletmiş olması.



Halil Danışmaz’ın her adımını rapor etmesi, Berat Albayrak’la arasında
‘hiyerarşik’ bir yapılanmanın olması hayli ilginç. Adeta ‘paralel yapılanma’ söz
konusu ve resmi bir görevi olmasa da her konu mutlaka Berat – Serhat
Albayrak’ların önüne düşmüş.



Bu arada e-maillerden görüldüğü kadarıyla AKP’nin ABD yapılanması iki koldan
yürütülüyor. Birincisi Danışmaz ve ekibinin de içinde olduğu AKP Milletvekili Metin
Külünk liderliğindeki yapılanma. İkincisi ise AKP milletvekili Yasin Aktay’a
bağlı çalışan Murat Güzel ve ekibi. Ayrıca Danışmaz’ın sıklıkla ‘istişare
ettiği’ isimlerin arasında İbrahim Kalın ve Mustafa Varank’ta var.



E-maillere göre ABD’de yapılan faaliyetlerin büyük bir kısmı Danışmaz kanalıyla
Berat Albayrak ve Bilal Erdoğan tarafından finanse ediliyor. Ensar ve Türgev de
söz konusu yazışmalarda sıklıkla yer alıyor.



NİJERYA’YA GİDEN SİLAHLAR ‘DEVLET İŞİ’YMİŞ



Daha önce ifade ettiğim gibi, yaklaşık 60 bin e-mail yayınlandı. Hepsini takip
etmek, okumak, ayıklamak mümkün değil.



Ben daha çok ABD yapılanması ve tanıdığım isimler üzerinden arama yaptım.
Zincirin halkalarını birleştirmeye çalıştım.



Mesela Halil Danışmaz bu anlamda tam bir hazine. Özellikle Berat Albayrak ile
yaptığı yazışmalar Erdoğan’ın yakın halkasındaki isimlerin sadece ABD’deki
değil dünyanın başka bölgelerindeki icraatları hakkında da fikir verebiliyor.




Mesela Mart 2014’te Youtube’a düşen bir ses kaydında
‘THY ile Nijerya’ya silah sevkiyatı’ anlatılıyordu. İddiaya göre Erdoğan’ın
başdanışmanlarından Mustafa Varank ile dönemin THY yöneticisi Mehmet Karataş
arasında yapılan görüşmede THY ile Nijerya’ya silah transferi konuşuluyordu.



Dönemin THY özel kalem müdürü Karataş, Varank’a “Mustafa sana bir konu arz
etmiştim hatırlıyor musun şu bizim taşıma hususu ile ilgili” derken Varank, MİT
müsteşarı Hakan Fidan’ı işaret edek “Hakan beyle bir araya gelemedik de ondan
dönemiyorum sana” cevabını veriyor.



Asıl bomba ise Karataş’ın cevabında geliyor ; “ Tonlarca malzeme taşıyorum,
Nijerya’ya gidiyorum şu anda. Müslümanları mı öldürecek, Hristiyanları mı
öldürecek, vebal altındayım haberin olsun” diyor. Ardında Fidan ile istişare
etmek için irtibat numarası istiyor.



Sözkonusu olaya dair yazışmalar Berat Albayrak’ın e-maillerinde de var. E-maile
(https://wikileaks.org/berats-box/emailid/35540) göre olay ‘devletin gizli
bilgisi’ olarak tanımlanıyor ve Albayrak’ın konudan bilgisi var.



Berat Albayrak söz konusu transfer olayında ismi geçenlerle yoğun irtibat
halinde.



Daha da ilginç olan detaylardan birisi de şu; e-maillerde İK kodlamasıyla yer
alan Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın ile Cemaat aleyhine hukuki süreç
başlatması için milyonlarca dolara anlaşılan Robert Amsterdam (RA) Halil
Danışmaz aracılığı ile görüşüyor.



Sürpriz değil ama yazışmalara göre Gülen aleyhine yürütülen hukuki süreci
Erdoğan ve Albayrak yakın takip ediyor, Amsterdam her adımı bilgilendiriyor.



Maillerden nedeni pek anlaşılamıyor ama İbrahim Kalın Amsterdam’ı Nijerya’da
birileri ile görüştürmek istiyor. Aralarında geçen yazışmalar dikkate
alındığında Nijerya olayı ‘istisnai bir transfer’ gibi durmuyor. Olaydan çok
sayıda AKP yöneticisinin haberi varmış.



Yine e-maillerden içeriği pek anlaşılmıyor ama THY ile ABD’ye 25 koli
yollanıyor.



Bunun için emniyetten izinler alınıyor. Türkiye ayağını bizzat Mehmet Karataş
ABD ayağını ise Halil Danışmaz takip ediyor. Danışmaz sevkiyata dair tüm süreci
bizzat Berat Albayrak’a iletiyor. Berat Albayrak’ın sorumluluk alanında
olmamasına rağmen ABD’ye yollanan kolileri neden şahsen takip ettiği
bilinmiyor.



AYNI İSİMLER AYNI KADROLAR



Berat Albayrak’ın e-maillerine bakıldığında Erdoğan rejiminin ABD uzantılarında
hep aynı isimler karşımıza çıkıyor. Halil İbrahim Danışmaz’ın merkezinde
bulunduğu yapılanmada elde edilen tüm bilgiler önce Berat Albayrak’a
iletiliyor. Berat Albayrak ise bunları Serhat Albayrak’a forwardlıyor.



Berat Albayrak’a ulaştırılan fişlemeler ise ‘ilgili kurumlara’ gönderiliyor.



Mesela bazı fişlemeler polemiklerin merkezinde yer alan eski aile bakanı Fatma
Sayan’ın abisi Fatih Sayan’a iletilmiş. Fişleme taleplerinin bazıları bizzat
Berat Albayrak’tan gelmiş. ‘Talebi’ alan ABD ekibi ise titiz bir çalışma ise
istenen bilgileri toplamış. Bazen de Danışmaz durumdan vazife çıkarıp
‘gezici-Cemaatçi-HDP’li gördüğü isimleri’ fişleyip Albayrak’a iletmiş.



E-maillere yansıdığı şekliyle Erdoğan rejiminin ABD’de yer alan üç kurumu;
‘Ensar Vakfı’, ‘Türgev’ ve ‘Herşey Türkiye için Platformu’ bütün faaliyetlerin
merkezinde. Bilal Erdoğan ve Berat Albayrak’ın liderliğinde Halil İbrahim
Danışmaz, Murat Berk, Mücahit Oktay, Mustafa Tuncer, Metehan Oğuz, Halil Mutlu,
Faruk Kabataş ve Memiş Yetimoğlu yer alıyor. Danışmaz’ın e-maillerine göre
yapılanma AKP Milletvekili Metin Külünt ve Yasin Aktay ekibi olarak ikiye
bölünmüş halde. Murat Güzel’in koordinatörlüğünde 17 kişilik ‘WisdomNet
Komisyonu’ da faaliyetlerin içinde yer alıyor.



‘ERDOĞAN ÜMMETİN LİDERİ, AMERİKA ŞER ODAĞI’



Sözkonusu e-mailler Erdoğan rejiminin ‘ideolojik altyapısı’na dair önemli bir
kaynak.



‘Kendi aralarında’ yazıştıkları için ‘sansürsüz’ denilebilir. Siyasal İslam
anlayışına dair çok çarpıcı örnekler var. ABD yapılanmasında yer alanların
‘radikale yakın’ fikirler benimsediği açıkça görülebiliyor. Erdoğan’ı ‘Ümmetin
lideri’ olarak tanımlıyorlar ve ona muhalif herkesi ‘gayri milli-düşman’ olarak
sınıflandırıyorlar. Erdoğan için mücadele etmeyi ‘İslami bir vecibe’ olarak
tanılmayan bu kişiler ‘ABD-İngiliz-İsrail ve Neoconlar’ı ise ‘şer odağı’ olarak
adlandırıyorlar. Özetle “Aleviler, Gülenistler, Kemalistler, Milliyetçiler,
Kürtler, CHP, MHP, BDP, kendilerinden olmayan iş adamları ve gazeteciler,
kendilerinin olmayan medya… Bunların hepsi ‘Amerika, İngiliz ve İsrail
Yahudileri’nin, ‘Reis’ Erdoğan’ın üzerine saldığı ‘gayri milli düşman’lardır.
Reis’leriyle birlikte mücadele etmeleri gereken düşmanlarının başı (perdenin
arkasındaki gerçek failler) Yahudiler’dir”



E-mailler yaygın olarak bilinen bazı gerçekleri de temellendiriyor.



Mesela Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği diplomatik bir misyondan ziyade
iktidar partisinin il başkanlığı gibi çalışıyor. Büyükelçi Serdar Kılıç ile
yakın çalışıyorlar. Hatta ABD medyasında yayınlanacak bir yazıya ‘Halil
Danışmaz mı yoksa Serdar Kılıç ismini mi koyalım’ tartışması, yazışması
yapılmış. Bir başka ifadeyle resmi sıfatı olmayan kişiler ‘devlet adına’
istişarelerde bulunmuşlar.



Peki neler yapmışlar?



Öncelikle şunu hatırlatmakta fayda var. Söz konusu yapılanmada yer alan isimler
her ne kadar ‘sivil’ olsalarda kullandıkları dil, çalışma şekilleri ve yazışma
usulleri ‘casusluk kastıyla ve örgütsel bir sistematik içerisinde’ hareket
ettiklerini gösteriyor.



Şöyle ki; mail konu başlıklarında resmi ve istihbari bir jargon var. Takip ve
fişleme içerikli e-mailler atılırken ‘bilgi notu’ ‘gizli’ yada ‘confidential’
denmiş. Ayrıca bütün fişleme ve raporlamaların arz edilirken “Brad ve Billy’e
iletilsin, çok gizli’ notu düşülmüş. Yazışmalardan Brad’ın Berat Albayrak’ı,
Billy’in ise Bilal Erdoğan’ı refere ettiği kolaylıkla anlaşılabiliyor. Mesela 5
Ağustos 2014 tarihli bir e-mailde Halil Danışmaz THY’de çalışan Gülen Cemaatine
yakın isimlere dair fişleme notlarını yolluyor.



‘Sivil’ bir isim, neden THY’de çalışan kişileri fişler, bunları raporlaştırır
sonra da ‘gizli’ notu düşerek Berat Albayrak’a iletir sorusu makul bir soru.
Ancak yazışmalara bütün olarak baktığınızda bu işlemin örgütlü, yaygın ve
sürekli olduğunu görebiliyorsunuz.



Bir başka ifadeyle bahse konu e-mailler ‘dedikodu’ değil.



Ayrıca kod isim kullanma ihtiyacı da yaptıklarının legal olmadığını, örgütlü
bir yapıda çalıştıklarını ve iradi olarak gizlilikle hareket ettiklerini
gösteriyor. Albayrak’ın da sözkonusu fişleme ve takip çalışmalarından haberdar
olduğunu, hatta bir çoğunun talimatını verdiği e-maillerde açıkça gözüküyor.



Fişlemelere dair sayısız örnek var.



Öyle ki en küçük bir olayı bile atlamamışlar. Türkiye’de iş başvurusu yapan ve
geçmişinden ABD olan kişiler bile Berat Albayrak üzerinden ABD yapılanmasına
iletilmiş ve araştırması yapılmış. Halil Danışmaz örgütlü yapıyı teyit ederken
Albayrak’a “TR’de iken bahsetmiştim. Ali Çınar’ı ekibe kattım” diyor.



Ali Çınar’a ait bir e-mailde ise Gülen Cemaati mensuplarına yönelik kapsamlı
bir fişleme çalışmasından bahsediliyor. Fişlemeler ise belli bir disiplinle
yapılmış gözüküyor. Hedef kişilerin vesikalık fotoğrafları, kişisel bilgileri
ve referansları not edilmiş.



Sivil birilerinin kendi kendilerine böyle bir fişleme usulü geliştirmeleri pek
akla yatkın değil. Mesela bir fişleme dosyasında ;



TaDF baskan yardimcilari;



Ali baba – kilictarogluna videoyu izleyen adam. Alevi/hiristiyan,
kurt/ermeni..ve FG ile devamli irtibatli



Cenk Coktosun – Reis e, ailesine ve tum Ak Partiye ana avrat soven, asagilik
bir bar fedaisi..



Ekmel Anda – posta212 gazetesinin sahibi. Zicotti Park/gezi olaylarinin
duzenleyicisi, ali koc geldiginde bunda kalir..



FYI Muhabbetle,



Halil I Danismaz’



Bülent Erkol gibi isimler ise özellikle IT sektöründe çalışan kişilere dair
fişlemeler yapıp bunları Berat Albayrak’a iletmiş. O da bu isimleri BTK Başkanı
Fatih Sayan’a iletiyor. E-mailin başlığı “‘Fwd: Turk Telekom Silikon
Vadisindeki Fetocu – Argela USA’ şeklinde.



Serhat Albayrak’ın Berat Albayrak’a gönderdiği “ Fwd: Piraye Antika’nın eşinin
işleri” konulu bir mailde (From:serhatalbayrak@hotmail.com To:
beratalbayrak@yahoo.com Date: 2013-07-13 08:28) (e-mail Şenol Kazancı’ya da
yollanmış)



‘Alicim piraye hanımın kocası Isak Antika adında yahudi bir vatandaşımız, büyük
ihtimalle piraye hanımda yahudi yada selanik dönmesi.



… Türkiyede yaptıkları işleri yazıyorum



Karma Açıkhava : Billboard firması belediyelerin reklam panolarını kiralıyor.
iş yaptıkları iller;
Adana,Diyarbakır,Osmaniye,İskenderun,Antakya,Tekirdağ,Sakarya,Malatya. (Ak
partili belediyeleri uyarırsın)



ABDULLAH GÜL DE FİŞLENMİŞ



Halil Danışmaz’ın fişlemelerinde Abdullah Gül de yer almış. Halil Danışmaz ,
Berat Albayrak’a yolladığı ‘Abdullah bey, tuskon da’ başlıklı 22 Eylül 2010
tarihli e-mailde eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Tuskon organizasyonuna
katılımı raporlaştırılmış.



Danışmaz ayrıca fotoğraflarda ekleyip bunu Berat Albayrak’a iletmiş. Abdullah
Gül’ün Albayrak ekibi tarafından ‘pek sevilmediği’ düşünülürse sözkonusu e-mail
daha da anlamlı hale geliyor.



Sözkonusu kişilerin ABD’de gerçekleştirdikleri bu tür fişleme ve takip
faaliyetlerinin casusluk ve özel hayatın gizliliği suçları yanında nefret suçu
da içerdiğini söylemek mümkün. Çünkü fişleme notlarında yer alan bilgiler en
azından ABD’de nefret suçu olarak kabul ediliyor.



FBI’IN RADARINA TAKILMIŞLAR



Berat Albayrak’ın e-maillerine göre Halil İbrahim Danışmaz koordinesinde
yapılan bu ‘faaliyetler’ FBI’in dikkatin çekmiş ve adı geçen kişileri
sorgulamış.



Mesela MUSİAD-USA yöneticisi İbrahim Uyar’ın Berat Albayrak’a yolladığı ‘önemli
bir konu’ başlıklı e-maile göre FBI Uyar’ın ofisine gelip 2 saat sorgulamış ve
yaklaşık 40-45 soru sormuş.



Uyar’ın anlatımı şöyle “Beni Sayın Cumhurbaşkanımız’ın adına Amerikan
siyasetine müdahale etmek için çalışmak ve Türkiye Cumhuriyeti adına gizli
ajanlık yapmakla itham ediyorlar. Son iki yıldaki çalışmalarımızı incelemişler
ve aldıkları ihbardan dolayı sorgulamak istemişler… Benden sonra Murat Güzel,
Mustafa Tuncer ve asistanım Emre Eren’i ve Halil İbrahim Danışmaz’ı da sorguya
çekmişler.” İbrahim Uyar’ın konuyu Dışişleri’ne değil de o dönem resmi bir
sıfatı olmayan Berat Albayrak’a iletmesi ve ‘detaylı bilgi vermek için ziyaret
etmek istemesi’ hiyerarşik bir ilişkinin teyidi olarak görülebilir.



İbrahim Uyar’ın e-mailinden öğrendiğimize göre Uyar’ın Green Card’ı da iptal
edilmiş. Bu arada söz konusu e-maillerden bağımsız olarak önemli bir detayı da
yeri gelmişken ifade edeyim. Green Card’ı iptal edilen tek esim İbrahim Uyar
değil. Benzeri şekilde 3 kişi daha Green Card’ını kaybetti. Bu arada görünüşte
Anadolu Ajansı muhabiri olarak ABD’de bulunan bazı isimler apar topar
Türkiye’ye döndüler.



AMSTERDAM’A ÖDEME CUMHURBAŞKANLIĞI’NDAN
YAPILMIŞ




Berat Albayrak’ın e-maillerinde Robert Amsterdam’ın AMSTERDAM & PARTNERS
LLP hukuk bürosu ile AKP rejimi arasındaki ilişkiye dair mebzul miktarda
yazışma var. Gülen hareketine yönelik çalışmaları sürdürmesi için anlaşılan
Amsterdam Hukuk bürosu ile koordinasyonun Saray’ın kontrolünde olduğu
görülüyor. Resmi belgeler Danışmaz ile Albayrak arasında gidip gelmiş. Oysa ki
hem Danışmaz hem de Albayrak Adalet Bakanlığı personeli değil. Süreç bizzat
Erdoğan tarafından takip edilmiş ve ödeme de Cumhurbaşkanlığından yapılmış.
Muhtemelen Amsterdam’a yapılan resmi ödemelerin dışında örtülü ödenekten de
ödemeler yapılması için bu yöntem kullanılmış. E maillerde ayrıca Türkiye’de
devam eden hukuki süreçlerin backgrounduna dair detaylarda var.



Uzatmama adına detaylara girmiyorum ama Danışmaz-Albayrak yazışmalarında ABD’de
yapılan lobi faaliyetleri ile ilgili de hayli detaylı bilgiler edinmek mümkün.
Ne kadar paraya hangi gazetede yazı çıkartıldığından tutun derneklerin
fonlanmasına kadar herşey görülebiliyor. Bu arada Danışmaz’ın ‘herşeyi’
Albayrak’a raporlaması da dikkat çekici.



Mesela 28 Nisan 2014 tarihli e-mailde Danışmaz “TACCI’nin başına bir Ermeniyi
getirdiler” diye Albayrak’a şikayette bulunuyor. Erdoğan ve kurmayları ‘Ermeni
açılımları, sıcak mesajlar’ verirken yakın ekibi fişlemeler yapıp Ermenilere
karşı nefret suçu işlemiş. Türkiye’de çok önem verilmeyebilir, ama ABD’de bu
ayrımcılık ve nefret suçu olarak kabul ediliyor.



Bu noktada e-maillerden çıkardığım bazı notları
ekleyeyim;




Erdoğan ABD’ye geldiğinde elinde pankartlarla onu karşılayan ekibi Halil
Danışmaz organize etmiş. Türkiye’ye ‘Erdoğan’a sevgi seli’ diye anlatılan
gösteriler kurguymuş.

Ensar ve Türgev’in ABD çalışmaları için Ziraat ve Vakıfbank’tan kredi alınması
planlanmış.

Görünüşte ‘düşünce kuruluşu’ olan AKP uzantılı think thanklere dair ilginç
bilgiler var. Düşünce kuruluşu değil lobici olarak çalışıyorlar. Bu arada bu
kurumlardan birisi önümüzdeki günlerde Ergenekonun en parlak isimlerinden bir
generali Washington’da konuşmacı olarak ağırlayacak.

PH maksatlı hazırlanan‘Tarikat’ isimli bir kitabın Turkuaz kitaptan çıkarılıp
seçim öncesi dağıtılması planlanmış.



ALBAYRAK DESTEKLİ TROL EKİBİ



E-maillerden açıkça görülebileceği gibi Albayrak’ın desteklediği bir troll
ekibi var. Bu ekip Türkiye’ye yönelik psikolojik harp faaliyetleri yapmak için
örgütlenmiş.



Bu çalışmalarda adı geçen Cüneyt Arvasi ise Danışmaz tarafından Albayrak’a
öneriliyor. Danışmaz’ın referansı şöyle ; “ Berat, sen kendisini taniyorsun,
Cuneyt Arvasi. Cuneyt Abi, ehli sunnet vel cemaat akidesine saglam bagli bir
Naksii’dir. … bizzat silahli mucadelenin icerisinde yer almistir. ..’



Danışmaz’ın e mailine göre şunları yapacaklar; “Bugün hükümete saldıran o
sanatçı taifesinin uyuşturucu, fuhuş bataklığı ve geçmişleri ifşa edilecekyani
rezil edilecekler. ( bu kısmı Vakit işi gibi olacak) İstihbarat servislerinin
sosyal medyada oluşturdukları gruplar afişe edilecek. AK partiye karşı CHP
alevi ittifakı aslında Anti sünni ittifakı mıdır? zaviyesinden sorgulanacak
vesaire. Bu atölye aynı zamanda sizlerden gelen konuları da anında
programlaştırabilecek şekilde dizayn edilecek. Hem normal faaliyetine devam
edecek hem de ani saldırılara o anda cevap verebilecek şekilde olacak. …’



Bu arada Danışmaz’ın e-mailinde yer alan ‘bu kısmı Vakit işi gibi olacak’
ifadesi hayli ilginç. Malum olduğu üzere CHP eski lideri Deniz Baykal’ın
kasetleri Vakit Gazetesi’nin web sitesinde yayınlanmıştı. Bu yazışma o
komplonun failleri hakkında ipucu da veriyor.



PH çalışmalarına yani ‘troll ekibine’ dair çok sayıda yazışma yapılmış. Halil
Danışmaz hazırlanan videoları Albayrak’ın beğenisine sunmuş. Danışmaz’ın
yazdıklarına göre günde 15 ile 30 video üretilebilecekmiş.



Berat Albayrak ise Danışmaz’dan gelen bu e-maili ‘çok hoşuma gitti’ başlığı ile
Serhat Albayrak’a yollamış. (21 Haziran 2013). Video ‘Türkiye’deki Lüt Kavmi’
başlığında. İçerik tahmin edebileceğiniz gibi rezil. Özellikle Aydın Doğan
medyasını hedefe koymaları da dikkat çekici. Şu ifadeler o videodan;



‘Aydın Doğan Medyasında yılda 25.000 g.t gösteriliyor. Bu fuhuş şarjının sebebi
ne? Doğan Medyanın yazarları neden g.t lalesi?’



‘Sebebi çok basit; Lut kavmini daha da azdırmak. Türkiye’deki Lut kavmi
Sünniler’in düşmanı. Sürüler halinde Erdoğan’a saldırıyorlar’



EN APTALA GÖRE HAZIRLANAN VİDEOLAR



Danışmaz’ın maillerine göre bu ve benzeri videolardan günlük 20 civarı
üretiliyor ve bunlar Şili üzerinden internete yükleniyor. Danışmaz’ın ifadesine
göre ‘en aptala göre hazırlanan videolar’.



Cüneyt Arvasi’nin e-maillerinden anlaşıldığı kadarıyla üretilen bu videolar
‘silahlı mücadeleye’ benzetiliyor ve itibarsızlaştırma, özel hayatın ifşaası
gibi gayri ahlaki ve sert saldırılarla mücadele edilecek.



Berat Albayrak bu videoların linklerini içeren e-maili Havuz medyasının
başındaki Serhat Albayrak’a yolluyor. Serhat Albayrak’ın Sabah Atv başta olmak
üzere tüm Havuz medyasında söz sahibi olduğu, ayrıca çok sayıda ‘tetikçi’
siteye finans desteği sağladığı düşünülürse sosyal medyada dolaşan ve her
haliyle suç içeren videoların kaynağı da ortaya çıkmış oluyor.



E maillere göre Berat Albayrak bu videoların üretilmesi için finans desteği
sağlamış ve bu para Arvasi’ye ödenmiş.



Yazının girişinde bahsettiğim ‘iğrenç’ videonun kaynağı da işte bu psikolojik
harp yapılanması. Yani Aktroller. Finansı ve talimatı da bizzat Berat
Albayrak’tan almışlar. ‘Damat’ Türkiye’de Pelikan Çetesi’ni yönetirken ABD’de
de troll ordusu kurmuş.



‘BERAT’IN KUTUSU’ BAŞ AĞRITABİLİR



Malum olduğu üzere AKP kurmaylarının ABD ile başı dertte. Reza Zarrab davası
nedeniyle iki bakan resmen sanık ve haklarında yakalama kararı var. Ekim
Alptekin’in yargılandığı davada da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Berat
Albayrak isimleri dosyaya girdi. Hem Zarrab’ın anlatımları hem de New York
Güney Bölge Savcılığı’nın elinde bulunan ‘ikinci bir itirafçı’nın ifadeleri ile
yeni davalar gelebilir. Üstelik Pazartesi itibariyle ABD, İran’ın Devrim
Muhafızları Örgütü’nü terör örgütü listesine aldı. Bu örgütle irtibatlı olan
her kişi ve kurumun başı ağrıyabilir. Listenin ilk sıralarında Türkiye’nin
bulunduğunu tahmin etmek ise hiç zor değil.