CUMHURİYET DÖNEMİNİN USTA ŞAİRİ CAN YÜCEL KİMDİR ??
Tarih 3 Haziran
1963’tü. .
O gün Nazım Hikmet
ölmüştü. .
Can Yücel BBC Türkçe
Radyosunda spikerdi. .
Nazım’ın ölümünü
dinleyicilere duyurma görevi ondaydı…
“Ben bunu
okuyamam. . Ben Nazım’ın ölümünü kabul edemem” dedi. .
Haberi okumadı…
O gün hiç çalışmadı.
.
Radyo da yayın
yapamadı. .
Ertesi gün görevinden
istifa ederek memlekete döndü. .
*. *. *
Bakan çocuğuydu. .
Cumhuriyet döneminin
en önemli bakanlarından birinin hem de. .
Çok bakan çoğundan
farklıydı. .
Çünkü hep geçim
sıkıntısı çekti. .
Basit yaşamayı seçti.
.
Malvarlığını
soranlara şöyle açıkladı. .
1- Avşa adasında üç daire dört üçgen beş dikdörtgen. .
2- Gökyüzünde bir bulut. .
3- Bitlis’te beş minare. .
4- Biri yazlık biri kışlık iki platonik sevgili. .
5- Islıkla çalınabilen beş anonim türkü. .
6- Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın öğle
üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı. .
7- Palandöken’de bir palan bir döken. .
8- Kastamonu’nda üç kasto. .
9- Üç fay hattı. .
10- Bir çarşamba iki perşembe üç cuma. .
11- Dünyada mekân. .
12- Ahirette iman. .
13- Denizde kum. .
14- Bir çuval gazoz kapağı. .
15- Bir kibrit kutusu sigara izmariti. .
16- Biri İngilizce 6 adet küfür. .
17- Sevenlerin kalbinde kurulmuş bir taht. .
18- Anne babadan kalma yarısı yaşanmış bir ömür. .
*. *. *
Türkçe’nin en matrak
en lafını esirgemeyen şairiydi. .
Cemal Süreya onun
için “Can Yücel kadar değişik teknikler kullanmış bir başka şairimiz yoktur”
derdi. .
Şiirlerinde resmen
ayar verirdi. .
Ağır küfürler ederdi.
.
“Küfür ve argoyu halk
kullanıyor. Yazdığımız şey halkın nabzı ve ağzı olduğuna göre küfür de
kendiliğinden katılıyor işin içine. Aslında küfür bir özgürlük davasıdır”
derdi. .
Özgürlüğünü mısralara
dökerdi.
“Şiirlerinde küfür
etme diyorlar usûlsüz
Lan bu kadar orospu
çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz?”
Her şiirinde kendi
ifadesiyle nasıl gol atacağının peşindeydi. .
O Türk şiirinin
santrforuydu. .
* * *
Şairliğinin yanı sıra
Almanca İngilizce Latince ve Yunanca bilirdi. .
Çok çeviri yaptı. .
Çevirileri başına iş
açtı. .
12 Mart muhtırasında
Mao ve Che çevirileri için içeri attılar. .
1974’te genel af ile
özgür kalabildi.
Toplumsal sorunları
hep gündeme getirdi. .
Çarpık düzene mutlaka
söyleyecek sözü vardı. .
“Gazi Mustafa
Kemal Atatürk
Türk öğün çalış
güven! demiş a
Şimdilerde çalışan
parasız pulsuz
Çalışıyor paralıya
Güvenen varsa
parasına güveniyor
Üstyanı öğün babam
öğün!
Dövün babam
dövün!”
*. *. *
Edebiyat kadar içkiye
de düşkündü. .
İyi rakı içerdi. .
“İçim rakı dışım
su” derdi.
Nasıl rakı
içileceğini de şöyle mısralara dökerdi.
“Rakı sofrasında
susulmaz arkadaş
Hıçkıra hıçkıra
ağlayacaksın. .
Arınacaksın
gururundan paşa gibi.
Şerefe ulan
diyeceksin. .
Şerefsiz Dünyaya inat
şerefimize
Kırar gibi tokuşturup
kadehleri
Gırtlağınla
seviştireceksin meyleri. .
Gömeceksin kendini
şişelerin dibine ölür gibi
içeceksin!. .
Öleceksin arkadaş. .
Oturtacaksın karşına
geçmişini
Güle güle küfür
edeceksin…
Unutacaksın unutur
gibi içeceksin !
“İçiyorsan
Rakıyı öve öve
Söve söve kusacaksın
ne varsa içinde. . “
*. *. *
Gırtlak kanserine
yakalandığında dostları artık dinlenmesini söyledi. .
“Ben şairim fil
değilim. . Azrail’i bir köşeye çekilip bekleyemem. Meydanlarda ölmeliyim”
dedi. .
“Ömür dediğin üç
gündür
Dün geçti yarın
meçhuldür
O halde ömür dediğin
bir gündür. .
O da bugündür. “
der gibi. .
*. *. *
17 yıl önce öldü. .
Şiir söyleyerek rakı
içerek küfür ederek. .
Vasiyeti üzerine çok
sevdiği Datça’da gömüldü. .
“Beni kuzum Datça’ya gömün.
Geçin Ankara’yı İstanbul’u!.
Oralar ağzına kadar dolu. .
Alabildiğine pahalı. .
Örneğin Zincirlikuyu’da
Bir mezar 750 milyona. .
Burası nispeten ucuz. .
Ortada kalma ihtimali de yok. .
Hayır dua da istemez. .
Dediğim gibi beni Datça’ya gömün. .
Şu deniz gören mezarlığın orda. .
Gömü sanıp deşerlerse karışmam ama!”
21 Ağustos 1926’da doğan ve 12 Ağustos 1999’da yaşamını
yitiren usta şair Can Yücel’in hayatı, sanat yaşamı ve politik geçmişi…
21 Ağustos 1926’da
İstanbul’da doğan Şair Can Yücel, eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in
oğlu olarak edebiyatla küçük yaşta tanıştı.
Orta öğrenimini
Ankara Erkek Lisesi’nde tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Dil Tarih
Coğrafya Fakültesi Klasik Filoloji Bölümü’nde okudu. İngiltere’de Cambridge
Üniversitesi’nde eğitimini sürdüren Yücel, bir süre Londra’da BBC Radyosu’nda
çalıştı.
Türkiye’ye dönüşünde
Bodrum’da turist rehberliği yapan Yücel, daha sonra İstanbul’a yerleşti ve
bağımsız çevirici olarak yaşamını sürdürdü. İlk şiirlerini 1950 yılında ‘Yazma’
adlı kitapta toplayan Can Yücel, ‘Toplumsal sorunların yarattığı izlenimlerin
ağırlığından kurtulmak istermiş gibi’ kimi taşlama, kimi bıçak ile işleyen
duyarlılığın ağır bastığı şiirlerinde, yalın dili ve buluşları ile dikkati
çekti.
1945-1965 yılları
arasında “Yenilikler”, “Beraber”, “Seçilmiş
Hikâyeler”, “Dost”, “Sosyal Adalet”, “Şiir
Sanatı”, “Dönem”, “Yöne”, “Ant”,
“İmece”, “Papirus” adlı dergilerde yazdı.
Che Guevara ve
Mao’dan yaptığı çeviriler sebebiyle 12 Mart 1971 darbesi döneminde 15 yıl hapis
cezasına çarptırıldı. 1974’te genel afla çıktı.
Sevgi Duvarı, Bir
Siyasinin Şiirleri, Ölüm ve Oğlum, Canfeda’nın da aralarında olduğu çok sayıda
şiir kitabı çıkardı. William Shakespeare, Federico Garcia Lorca, Bertholt
Brecht gibi büyük yazarların eserlerini Türkçeye kazandırdı.
Leman ve Öküz gibi
mizah dergilerinin yanı sıra Gerçek, Evrensel Kültür dergileri, Evrensel ve
Emek gazetelerinde yazdı.
Can Yücel
Fotoğraf: Evrensel
Kültür, Ağustos 2015 sayısında Can Yücel’in, 70. doğum gününde, Emek Partisi
üyesiyken yazdığı ve daha önce yayınlanmamış bu şiirini paylaştı.
1996 yılında Emek
Partisi’nin kurucuları arasında yer aldı. 1999 seçimlerinde Özgürlük ve
Dayanışma Partisi’nin İzmir milletvekili adayı oldu.
12 Ağustos 1999’da
İstanbul’da yaşamını yitirdi.
SAHTE CAN YÜCEL
ŞİİRLERİ/METİNLERİ
Ölümü sonrası Can
Yücel’e yapılan en büyük haksızlıklar, ilgisiz dizelerin “Can Yücel
şiiri” diyerek internette dolaşıma sürülmesi oldu. Şairin üslubu ve siyasi
duruşuyla hiçbir alakası olmayan sayısız şiir internette Can Yücel etiketiyle
dolaşırken bu, sinemadan gazete makalelerine kadar etki yapmış durumda.
Eşi Güler Yücel,
konuya dair Kemal Öncü’ye verdiği röportajda “Yine örneğin Her şey sende
gizli diye bir şiir var. O demin söylediğin şiir var… Mistik, kaderci,
boşverci, metafizik bulamaçlı bu şiirlerle Can’a karşı adeta faili meçhul bir
kampanya yürütülüyor gibi. Can’ın şiiri şiir gibi şiirdi… Ne o öyle “Ömür
dediğin bir gündür/ o da bugündür…” ye, iç, eğlen keyfine bak gerisine
aldırma mesajı? Can muhalif bir şair, söyleyeceğini eğilip bükülmeden dobra
dobra söyleyen bir şair, ziyaret edenlerin şaşırdığı iki göz odada oturup
üreten bir şair…” ifadelerini kullanmıştı.
Prof. Dr. Semih
Çelenk, blogunda bu şiirlere dair 50 şiirlik bir liste yayımlamıştı. Çelenk’in
listesi şöyle:
1.Bağlanmayacaksın
2.Kadın Dediğin
3.Erkek Dediğin
4.Seninle Olmanın En Güzel Yanı
5.Anladım
6.Herşey Sende Gizli
7.Eğer
8.Herkes Gitmek İstiyor
9.Sevdiğin Kadar Sevilirsin
10.Sağlık Olsun
11.Tam zamanında Yaşamak (Yaşamak Zamanı)
12.Tersten Yaşamak
13.Biraz Değiştim
14.Bir gün Anlarsın
15.Gitmek
16.Seninle Yaşlanmak İstiyorum
17.Asla Keşkelerim Olmadı
18.Özledim Seni
19.Bilmelisin ki
20.Aşk
21.Boşver ve Yaşı Başı
22.Olmuyorsa Zorlamayacaksın
23.Ben Benden Olgun İnsan İsterim Karşımda
24.Öyle Sabah Uyanır Uyanmaz Fırlama Yataktan
25.Farkında Olmalı İnsan
26.Bir Eşi Olmalı İnsanın
27.Unutma
28.Sevgi Emekmiş
29.Özleme Dair (Kim Özlerdi?)
30. Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bugündür
31.Aşk Ayakkabı Gibidir
32.Rakı İçen Kadınlar
33.AteşveSu
34.Ülke Bölünsün İstiyorum
35.Kadınım Ben
36.Senin İçin Yasak Dediler
37.Bayram Şiiri
38.Dostlar Irmak Gibidir
39.Öye Bir Hayat Yaşadım ki
40.Bir Yolun varsa Gidilecek
41.Ömür Dediğiniz Nedir Ki
42.Fakirin Gayrimeşru Çocuğu
43.Ey Yüreğim
44.Özlersin
45.Hepsi Bu
46.Birşey Eksik
47.Kendimden Özür Diliyorum
48.Bir Kadını Ağlatmak
49.Ölüm Bir An
50.Galiba Yoruldum
Can Yücel’e ait
olduğu iddiasıyla paylaşılan meşhur metinlerden biri “Bayram”. Ramazan
Bayramı’nda da sıklıkla internette rastladığımız bu metin Can Dündar’ın 10 Ocak 2006 tarihli Milliyet
köşe yazısı. Ancak Nazlı Ilıcak’tan Reha Muhtar’a pek çok isim bu metni Can
Yücel’e ait olduğu iddiasıyla gazete köşesinden paylaştı.
Anısına saygıyla….