Karanlık Dosyalar, Sessiz Çığlıklar: Erdoğan Ailesi ve Ak Parti Hedefte

Sessiz Fırtına: Erdoğan Ailesi Ciddi Bir Kıskaçta

Türkiye’de siyaset uzun zamandır sadece sandıkla değil, dosyalarla, kumpaslarla, içerden ve dışardan müdahalelerle şekilleniyor. Bugün gelinen noktada, Erdoğan ailesi ve Ak Parti çok daha sofistike, çok daha tehlikeli bir kuşatma altında. Bu kuşatmanın en ürkütücü tarafı ise, saldırının artık dışardan değil, en yakından, içeriden gelmesi.

Brütüs hançerleri artık en yakındakilerin ellerinde. Başkan Erdoğan’ın çevresinde bildiği pek çok isim, ona yönelen saldırıların açık ya da örtülü şekilde parçası haline geldi. Düşmanlık artık gizlenmiyor; kimi avukatlar, kimi eski dostlar, kimi yol arkadaşları bile bu tuzağın birer figüranı haline getiriliyor.

2018’de Yazılan Bir Uyarı: Göz Ardı Edilen Alarm

5 Haziran 2018 tarihinde kaleme aldığım “Ak Parti’ye FETÖ Operasyonu” başlıklı yazıda, yaklaşan bir operasyona , yargı darbesine dikkat çekmiştim. CHP içindeki haber kaynağım, CHP,  İzmir Barosu ve bazı etkin avukatların ellerinde dolaşan şok edici fişleme belgelerinden söz etmişti.

Bu belgeler; Emine Erdoğan’ın günlük yaşamından, Erdoğan ailesinin en mahrem bilgilerine kadar, hatta sözde FETÖ ile ilişkilendirilen iddialara kadar birçok kirli ayrıntıyı içeriyordu. Hedef çok büyüktü: Erdoğan ailesi ve Ak Parti’nin tüm yöneticilerini bir operasyonla siyasi ve hukuki tasfiye etmek. 15 TEmmuz’u gölgede bırakacak bir darbeye imza atmak!

Uyardım. Yazdım. Sessizlik oldu. Ne Ak Parti yönetimi, ne de Erdoğan ailesinden bir dönüş olmadı. Bir gazeteci olarak, en yakınlarımdan en azından bir telefon beklerken tam bir sessizlik duvarıyla karşılaştım.

37 Gün Sonra Gelen Gözaltı: Uyuyan Yılan Uyandı

Yazıdan yalnızca 37 gün sonra, Ukrayna’da terör suçlamasıyla gözaltına alındım. Beş yıldır Ukrayna’da yaşıyordum. O gün anladım ki; sessizlik sadece ihmal değil, aynı zamanda bir stratejiymiş. Uyuyan yılanı uyandırmıştım ve bedelini ödüyordum.

Daha sonra Cevheri Güven (2024)  youtube kanalında , benim o gün üstü kapalı şekilde haber verdiğim fişlemelerin bir bölümünü kamuoyuna gösterdi. Ancak burada can alıcı bir soru vardı: Cevheri Güven bu fişleme belgelerinin Cumhurbaşkanı Erdoağn’ın talimatı ile MİT Başkanı Hakan Fidan tarafından hazırlandığını söylemesiydi.

Eğer bu fişlemeler gerçekten MİT tarafından hazırlanmışsa, nasıl olur da CHP teşkilatlarının, İzmir Barosu’ndaki avukatların ellerinde dolaşabiliyordu?

Stratejik Sorular: Kimin Eseri? Kim Dağıttı? Kim Göz Yumdu?

Eğer iddialar doğruysa ve Cumhurbaşkanı Erdoğan bu bilgilerin hazırlanmasını bizzat istemişse, nasıl oldu da en hassas bilgiler İzmir’de elden ele dolaştı?

Bu nasıl bir istihbarat zafiyetidir?

İzmir MİT Bölge Başkanlığı, İzmir Emniyeti, Emniyet İstihbarat birimleri bu sızıntıyı nasıl fark etmedi?
Daha da önemlisi: Bu belgeler neden kamu güvenliği adına değil, Ak Parti’ye ve Erdoğan ailesine operasyon amacıyla kullanılacak şekilde dolaşıma sokuldu?

İzmir Adliyesi’nin refleksi ise düşündürücü:

Haber yayımlandığı anda bana Kırmızı Bülten çıkarıldı. 26 yıllık Şehit Aileleri ve Gaziler mücadelesi veren bir gazeteciye ‘terörist’ yaftası yapıştırılmak istendi. Buradaki refleksin yönü ve amacı çok netti:

Susturmak ve itibarsızlaştırmak. (Bu süreçte Sabah Gazetesinde ve ATV’de hangi FETÖ müdavimleri rol aldı?)

Berat Albayrak, Bilal Erdoğan, Emine Erdoğan Bu Soruları Sormalı

Berat Albayrak, Bilal Erdoğan ve Emine Erdoğan sessiz kalamaz. Bu belgeleri kim hazırladı?
Kimler bu belgeleri İzmir’de barolara, CHP teşkilatlarına, avukatlara ve iş insanlarına servis etti?
Bu bilgilerin sızdırılmasında hangi Ak Parti yöneticileri ihmalkâr, hangi bürokratlar etkisizdi?
Ve en can alıcı soru:

Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekten kendi ailesine karşı bir fişleme çalışması başlattı mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adını kullanarak Ak Parti ve Erdoğan ailesine darbe yapmaya kalkanlar kimlerdi?

Bu sorular artık ertelenemez. Yoksa içerideki Brütüsler, Erdoğan ailesine ve Ak Parti’ye, Türkiye’ye ve Türk Milleti’ne tarihin en ağır operasyonunu yapacak.

İzmir’deki Karanlık Oyun: Kimlerin İmzası Var?

17-25 Aralık’ı, 15 Temmuz’u gölgede bırakacak kadar sofistike bir operasyon hazırlanıyordu. Bugün, bu dosyaları elinde tutanlar hala sistem içinde aktif mi?

Sonuç: Erdoğan Ailesi, Ak Parti ve Türkiye İçin Varoluş Meselesi

Bugün Erdoğan ailesinin ve Ak Parti’nin karşı karşıya olduğu tehdit, sadece seçim kaybetmek değildir.
Bu; bir tasfiye, bir yok etme operasyonudur.

Üstelik bu kez darbe tanklarla değil, dosyalarla, içeriden haince yürütülmektedir.

Bu yazıyı kaleme alırken tek bir gayem var: Gerçek uyanışı sağlamak. Ukrayna’da Türk bayrağını indirenlerin maskesini düşürmek.

Türk Milleti’ne ihanet edenleri ortaya çıkarmak!

Yargı Darbesinin önüne geçmek!

Yarın çok geç olabilir.

Makalenin Orjinal Linki:

LİNK : https://www.sehitlerolmez.com/karanlik-dosyalar-sessiz-cigliklar-erdogan-ailesi-ve-ak-parti-hedefte

YUSUF İNAN / YURTTA SULH CİHANDA SULH

Twitter : @Yusufinan2023
Instagram : yusufinan2023
Instagram : fondinan2016
Email : gundem@sehitlerolmez.com